Dünyanın ilk kuyumcuları kimlerdi? Kuşkusuz aralarında Tunç Çağı döneminden Roma imparatorları dönemine kadar Bulgar topraklarında yaşamış olan Traklar yer alıyor. Avrupa’nın farklı yerlerinde bulunan müze ve koleksiyonlarda 80’in üzerinde Trak hazinesinin bulunduğunu biliyor muydunuz? Hatta bazı kaynaklara göre Avrupa kıtasının adı “Evros” olarak adlandırılan ilk kuyumculardan geliyor.
Traklar’ın büyük bir hayranı, vatansever ve kozmopolit olan Bulgar Kirk Kirchev, Trak kültürü hakkında bilinen her şeyi bir araya getirdi. Trak uygarlığınının kültürü ve sanatı ile ilgili ilk sistematik popüler bilim araştırma eseri olma özelliğini taşıyan derleme kitabı, Aralık ayının sonunda baskıdan çıktı. Kirk Kirchev’in İngilizce kaleme aldığı “Trakya: Trak uygarlığının tam kılavuzu“ (Thrace: The complete guide to the Thracian civilization) Bulgarca’ya tercüme edilmesi bekleniyor.
Doğum adı Kiril olan Kirk, ressam, tasarımcı ve fotoğrafçı, mucit ve girişimci olup 20 yılı aşkın süredir İngiltere, Çin ve ABD’de yaşamaktadır.
Bulgaristan Radyosu’na verdiği demeçte Kirk şunları belirtti:“Benim hobim olan tarihle uzun zamandır ilgileniyorum. Günümüzde neredeyse hiç kimse Trak uygarlığından bahsetmiyor, oysa Traklar’ın da aynen Keltler ve Vikingler gibi Avupa tarihinde önemli rolü olmuştur. Traklar’ın hazineleri ve sanatı dünyanın farklı yerlerinde bulunan müze ve sergilerde dağılmış durumda.
Trak uygarlığı kılavuzunu oluşturan fotoğrafların büyük bölümünü Kirk Kirchev, ziyaret ettiği müzelerde bizzat çekti. Metin ise tamamen tarihi gerçeklerden ibarettir. “İçinde akla hayale sığmayan gerçek dışı iddia ve yorumlar yok. Sadece gerçekler var. Kitap bir müze gibidir,” diyen Kirchev, Trak uygarlığının bir nevi “kağıt müzesini” oluşturma fikri nereden geliyor sorusu üzerine şunları söyledi:
“Yurt dışında yaşayan bir insan olarak, gözlerinizi Bulgaristan’a doğru çevirdiğinizde ortada görünür bir şey görmüyorsunuz. Biz hiçbir şey bilmediğimiz Uruguay, Özbekistan veya Zaire’ye nasıl bakıyorsak, onlar. bizim gözümüzde küçük, tanınmayan ve sıradan birer ülke ise, yabancılar da aynı şekilde Bulgaristan’ı ilgi çeken bir ülke olarak muhtemelen görmüyorlar. Oysa her şey sıradan değildir. Topraklarımızda, dünya düzeyinde olan bir şey yaratıldı, o da Trak hazineleridir. Farklı müzelere dağılmış vaziyette oldukları ve iyi temsil edilmediklerini farkettim. Bulgarlar arasında bile hepsini bir arada gören insanların sayısı az olduğu dikkatimi çekti. İstesen bile onları bir arada görmen mümkün değildir. Hepsini gösteren bir müze ya da web sitesi yoktur. Arada siyah beyaz fotoğraflı ve eksik olan kitaplar bulabilirsiniz ancak.
İşte bu yüzden bu kılavuzu hazırladım. En kadim ve zengin kültürlerden biri olan Trak kültürünün toplu ve iyi tanıtılmış bir şekilde görülebileceği en azından bir kitabın olmasını istedim.
Rehberde şehirleri, kutsal yerleri, eşi benzeri olmayan eserleri, hazineleri, mermer lahitleri, mozaikleri ve madeni paraları gösteren 300’den fazla resim bulunmaktadır. Kitapta Trak çarlarının kapsamlı listesi ve soy ağaçları da yer alıyor. Bilgiler, Britannica Anasiklopedisi gibi tanınmış ve saygın kaynaklardan ya da ayrı ayrı nesnelerin teşhir edildiği müzelerin kayıtlarından alınmıştır. Kitapta okurlara yardımcı olacak terimler sözlüğü ve içinde adı geçen tanrılar, çarlar ve kahramanlarla ilgili bilgiler yer almakta, ayrıca kültürel turizm meraklılarına faydalı olacak görülecek yerlerin haritası da bulunmaktadır.
Foto: Kirk Kirchev
Çeviri: Ergül Bayraktar
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesizniz.
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz.
Bir zamanlar sıra dışı bir semt vardı. Şehirdeki yaşamı birbirine bağlayan Dvoretsa( Kraliyet Sarayı) ve tren istasyonu arasındaki ana yolda bulunduğu için Eski Sofya buradan başlıyordu. Bu alanda insanlar yalnızca buluşup sohbet etmekle kalmadı, aynı..
Müslüman, her koşulda dininin emir ve yasaklarını göz önünde bulundurarak yaşama arzusundadır, bundan da öte böyle olmakla sorumludur. Bu sebeple..