Haziran ayındaki seçimler öncesinde bu bileşimin son toplantısında Avrupa yasama organını ilk kez ziyaret eden BNR “Horizont” programından gazeteci Tanya Milusheva “Dokuzuncu Avrupa Parlamentosu'nun veda genel kurulu, bir sonraki seçim kampanyasının yaklaştığının işareti himayesinde gerçekleşti” dedi.
Bu Avrupa Parlamentosu'nun neler başardığını ve bir sonrakine neler miras bıraktığı sorusuna,“AB “Euranet Plus” Radyo Ağı haberidir” köşemizde Bulgaristan Ulusal Radyosu BNR’nin Belçika muhabiri Anguelina Piskova ve Sofya "Sveti Kliment Ohridski" Üniversitesi "Avrupa Araştırmaları" Bölümü kurucusu, aynı zamanda Bulgaristan'da Avrupa ve uluslararası hukuk alanında en bilgili uzmanlardan biri olan Doç. Dr. Yulia Zaharieva olma üzereiki uzmanla birlikte cevap vermeye çalıştık.
AP milletvekilleri zaman içinde ne gibi zorluklarla karşılaştı?Doç. Dr. Yulia Zaharieva, “Parlamentonun daha önceki görev sürelerine baktığımızda, 2019'dan 2024'e kadar olan bu görevin çok büyük gerilimler ve zorluklarla karakterize edildiğini görüyoruz” dedi.
BNR muhabiri “Aslına bakılırsa şu anda her şey Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı etrafında dönüyor” sözlerini eklerkenöğretim görevlisi “savaşın bir önceki dönemden bu yana devam ettiği", "Ortadoğu'da yeni gerilimlerin" olduğu ve "mülteci sorunlarının nabız atmaya devam ettiğini" belirtti.
Anguelina Piskova“Şimdiye kadarki en büyük başarı olarak Göç ve İltica Paktı'nın kabul edilmesini söyleyebiliriz, bu, Bulgaristan da dahil olmak üzere, ön safhadaki ülkelere çok iyi bir sinyaldir. Veya Avrupa Medya Özgürlüğü Yasası, medya ortamını bildiğimiz için Bulgaristan için son derece önemli bir şey ya da Dijital Hizmetler Yasası.”
“Avrupa Birliği'nin neredeyse gelişim tarihi boyunca izlenebilecek sorunlar var. Bu sorunlardan bazılarının nihayet çözüldüğünü söyleyebilmemiz güzel bir şey” diyen Doç. Yulia Zaharieva, koronavirüssalgınını örnek olarak verdi: “Ve Covid-19 büyük bir meydan okuma idi, ancak aşılarla ilgili birikmiş borcun nasıl ödeneceği henüz bilinmiyor, ancak genel olarak bir çıkış yolu bulunduğunu düşünüyorum, ki bu en iyisi olmayabilir”.
Piskova “Şimdi çok daha ciddi bir krizle, çok daha ciddi bir tehditle karşı karşıyayız ve bunun nasıl çözüleceğini bir sonraki Avrupa Parlamentosu'nda göreceğiz” ifadelerini kullanırken Avrupa hukuku uzmanı “Önceki görevlerde çok daha karmaşık bir durumda olan ortak bir savunma politikasındaki AB'nin bu nispeten yeni hatlarını unutmamalıyız” uyarısında bulundu.
Bu EP öncekinden daha mı başarılıydı?
“Kimin daha başarılı olduğunu, kimin başarısız olduğunu söyleyecek ciddi bir argüman bulamıyorum. Ancak önceki dönem, Kırım'ın ilhakı ve Birleşik Krallık'ın Birlikten gönüllü olarak ayrılmaya ilişkin referandumu da dahil olmak üzere çok ciddi sorunlarla doluydu” hatırlatmada bulundu Doç.Yulia Zaharieva.
Anguelina Piskova ise şunları ekledi:
“Böyle bir karşılaştırma yapmanın zor olduğunu düşünüyorum ama aslında o daha büyük zorluklarla karşı karşıyaydı. Şu ana kadarki yetkim çerçevesinde yapılanların büyük ölçüde doğru olduğuna inanıyorum. Yeter ki Katar'da yaşanan yolsuzluk skandalı gibi krizler gerçek anlamda harekete geçilsin ve bu vakalar bir daha yaşanmasın.”
Peki bu Parlamento’daki milletvekillerinin Moskova'dan para aldığı iddiaları, Haziran ayında yapılacak seçimlerdeki tutumları etkileyecek mi?
“Umuyorum, bu araştırmalar somut sonuçlara yol açacaktır.Bunun olabileceğini göz ardı etmiyorum ama bunun AP'ye olan güveni azaltmayacağını umuyorum. Yolsuzluk olacağına dair herhangi bir ipucunun elbette etkisi olacaktır” cevabını verdi Zaharieva, Piskova ise şu uyarıda bulundu:
“En azından bu tür durumlar AP'nin lehine sonuç vermezken bu şekilde AP karşıtlarının değirmenine her zaman su taşıyor. Tüm anketler, Avrupa şüphecilerinin bu Avrupa seçimlerinde sonuçlarını artıracağını gösteriyor, ki bunu Fransa'da görüyoruz, bunu Almanya'da görüyoruz, ancak neredeyse Avrupa Birliği'nin çöküşüne yol açacak kadar değildir”.
Paris ve Berlin bir sonraki Avrupa Parlamentosu'nda daha fazla milletvekiline sahip olacak ülkeler arasında, bu durum Parlamento’nun görünümünü değiştirecek mi?
„Mutlaka etkisi olacaktır. Ve orada Putin rejimiyle uzlaşma arayışına daha yatkın güçlerin olacağını tahmin ediyorum” dedi gazeteci Piskov, milliyetçilerin sayısının arttığına dair söylentiler sorusu üzerine avukat Zaharieva şunları vurguladı:
“Milliyetçiler, her zaman Avrupa fikrine karşı değildir. Avrupa Birliği'nin sloganının "Farklılıklar içinde birlik" olduğunu unutmayalım. “
Avrupa Parlamentosu seçimlerinde sürpriz olacak mı? Geçmiş eğilimlere dayanarak bir tahminde bulunabilir miyiz?
“Arka arkaya birkaç görev süresince EPP'nin varlığı en büyüktü ve en fazla milletvekiline sahiptiler.Geçmişte bu pozisyonlara sosyalistlerle sahipti. Bu Parlamentoda manzaranın nasıl olacağını pek söyleyemem ", dedi Doçent Zaharieva ve “AB'yi içeriden değiştirmek ve neredeyse yok etmek için Parlamentoya giden Avrupa kötümserlerin veya bu tür milletvekillerinin hakimiyeti tehlikesini abartmamak gerekir " uyarısında bulundu.
Anguelina Piskova şunları ekledi:“En azından şimdilik Avrupa Halk Partisi'nin üstünlük sağlayacağını düşünüyorum ve Avrupa şüphecileri arasında ne olacağını tahmin etmek zor. Evet, sayıları artacak, ancak Rusya ile çözüm ve uzlaşma konusunda ne ölçüde birleşebilecekleri kesin değil, çünkü onlar da birbirleriyle anlaşmazlık içindeler. Şu anda çeşitli tahminlerin gösterdiği bu sonuç, bunun mutlaka Avrupa Parlamentosu'na da aktarılacağı anlamına gelmiyor.”
Şu anda çeşitli tahminlerin gösterdiği bu sonuç, bunun mutlaka Avrupa Parlamentosu'na da aktarılacağı anlamına gelmiyor.”
Seçime katılımın düşük olması bekleniyor mu ve Bulgaristan da dahil, bazı ülkelerdeki sözüm ona birleşik seçimlerden etkilenecek mi?
„Benim için bir yorgunluk olduğunu söylemek zor, tıpkı Bulgaristan'da iki yıl içinde yapılan pek çok seçimden sonra yaşanan yorgunluk gibi. Tıpkı Bulgaristan'da iki yıl içinde yapılan pek çok seçimin ardından bir yorgunluk olduğu gibi, bir yorgunluk da var demek benim için zor. Burada da insanların yoksullaşması, enflasyon, fiyatların yükselmesi nedeniyle güçlenen bir çeşit Avrupa şüpheciliği mevcut” dedi gazeteci ve bu sorunların çözümünün özellikle “AB'nin mevcut haliyle karşıtları”içinseçim kampanyasının öne çıkan konuları arasında yer alacağını söyledi.
Sofya Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde "Avrupa Birliği Hukuku" dersi veren Doç. Dr. Yulia Zaharieva da BNR'ye verdiği röportajda “biraz paradoksal bir eğilimi”hatırlattı:
" Avrupa Parlamentosu'nun ilk seçimleri 1979'da yapıldığında - o zamanlar hâlâ Parlamenterler Meclisi olarak anılıyordu, katılım yüzde 60'ın üzerindeydi. Parlamentonun yetkileri arttıkça, yetkileri açısından en dinamik gelişmiş kurum olması nedeniyle seçmen katılımı da o kadar düşüyor. Bu paradoks için hiçbir açıklamam yok, yani AB'deki bu kurumlar üzerinde baskı oluşturmaya başladıkça ilgi de azalıyor gibi görünüyor. 2'si 1 arada seçimlerin olması özellikle bizim için seçmen katılımı sorun ama yine de ilginin daha fazla olacağını düşünüyorum.”
AP'nin Strasbourg'daki son oturumunda ülkemizin adı iki kararda yer aldı. Biri Rusya'nın AB'ye müdahalesine ilişkin, diğeri ise İran'ın İsrail'e saldırısını kınayan karar oldu.
Ancak belgede belirtildiği gibi, milletvekillerinin "Rusya'nın 9 Haziran'da Bulgaristan'da yapılacak seçimlere sık sık müdahale etme girişiminde bulunması" konusundaki endişelerinin bir nedeni var mı? Ve bundan ne sonuç çıkıyor?
“Evet, Bulgaristan'ın Rus etkisine karşı savunmasız olduğuna dair ifade edilmiş bir endişe var ve bu bir gerçek” dedi AB “Euranet Plus” Radyo Ağı” haberlerini aktif bir şekilde hazırlayanlardan biri olan Anguelina Piskova:
“Sadece göçmenler açısından değil, Avrupa Birliği genelinde de ön saflarda yer alan bir ülkeyiz, dolayısıyla bu açıdan daha güçlü bir Rus saldırısına maruz kalmamız normaldir. Bulgaristan'daki tarihi koşullar göz önüne alındığında normal olduğu gibi AP'nin de endişelenmesi normal.Ancak bu karar, sadece Avrupa Parlamentosu'nun tutumunu temsil etmekten başka bir şey değil”.
“Kararların siyasi ağırlığı çok yüksektir, ancak yasal işlemler değildirler” hatırlatmada bulunan Doçent Yulia Zaharieva,
" Neden Bulgaristan'dan bahsedildiğini anlıyorum, ama böyle bir müdahale olsa bile çoğunlukla medyada geçiyor, Rusya'nın ABD seçimlerine müdahale ettiğine dair hala yankılar devam ediyor. Göz ardı etmiyorum, ama bunun AP'deki faaliyetleri etkileyeceğine ya da parti içi geometrileri çok ciddi şekilde etkileyeceğine inanmıyorum” tahmininde bulundu.
Bulgaristan bu görev süresinde nasıl bir performans sergiledi ve ülkemizin gönderdiği milletvekilleri nelerle "anılacak"?
Gazeteci Tanya Milusheva, “Bulgaristan milletvekilleri, burada, AP alanında ulusal çıkarların korunması için tüm Bulgaistan temsilcilerinin koordinasyon içinde birlikte çalışmasının ne kadar önemli olduğunu ifade ettiler” sözlerini kullandı.
“Biraz savaş çağrısına benziyor” tanımlamasında bulunan Doçent Zaharieva, “Bulgaristan'ın çıkarlarını savunacağım" çağrısı biraz rahatsız edici, onunla gidiyorlar, onunla dönüyorlar” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Bulgaristan'ın neredeyse köşeye sıkıştığı, ya da çıkarlarına yönelik sürekli saldırıların olduğu izlenimi devam ediyor.Bu, seçim kampanyası için uygundur çünkü halka çok kolay ulaşır.”
“Prensip olarak, AP'de milletvekilleri ülkelere göre değil, siyasi gruplara göre oturuma katılıyor” diye hatırlattı Brüksel muhabirimiz:
" Bu arada, farklı siyasi güçlerden milletvekillerinin bir araya geldiği ciddi bir istisna var. Ancak olaylardan biri önceki AP'de, ülkemizin lehine olmayan ama yine de kabul edilen "Hareketlilik" Paktı'nın kabulüyle ilgiliydi ve diğer dava ise Kuzey Makedonya’daki Bulgarların haklarıyla ilgiliydi."
“Bu Hareketlilik Paketi için milletvekillerimizin oldukça aktif olduğunu söylememiz gerekiyor” diyerek öğretim görevlisi bu görüşü kabul etti.
“Diğer taraftan, Kuzey Makedonya açısından nispeten iyi sonuçlar elde eden Andrey Kovachev'i özellikle aktif olarak gösterebilirim. Petar Vitanov aynı zamanda sürücü ehliyetleri üzerinde de çalıştı, özellikle suçun işlendiği ülke dışındaki cezalara ilişkin iyi önerileri vardı” diye ekledi BNR gazetecisi.
Giden Parlamento'da aktif olanlar arasında bugüne kadar kendimize Avrupa'da yaygın olan "siyasi göçebelik" olgusunun ne olduğunu sormamızı sağlayan Elena Yoncheva da vardı.
Giden parlamentoda aktif olanlar arasında ve bugün, Avrupa'da "siyasi göçebelik" olgusu yaygın mı,sorusunu sormamıza neden olan Elena Yoncheva da vardı.
“Göçebelik EP'de de olabiliyor. Bu bize ait bir şey değil, insanlar görüşleriniz değiştirebilir” dedi Doçent Yulia Zaharieva:
“Belirli durumlarda tek bir gerekçe var, değil mi, o da sivil kota: Hiçbir partiye üye değilim, ama başka bir partinin sivil kotası tarafından seçildim,ki bu da mümkün. Bu, önceki parti yapılanmalarında nasıl davranışlara sahip olduklarına bağlıdır ve eğer yeni konumdan büyük ölçüde sapmaya başlarsa, o zaman bu davranış çirkin görünecektir.”
“Size bütün bir partinin EPP'den koptuğunu hatırlatmama izin verin, ki bu da Macaristan Başbakanı'nın FIDES partisidir.Benim için, AP'de Ukrayna'da barışı desteklemek yerine uzlaşma arayışında bir açıklama yapan Elena Yoncheva'nın bu şekilde ortaya çıkması biraz şaşırtıcı olmaya devam ediyor,ki bu dönüşü, daha ziyade tam tersi görüşü ifade eden bir güce doğru yapıyor” diye sözlerine ekledi Anguelina Piskova, Sofya Üniversitesi öğretim görevlisi ise bir olayı daha hatırlattı:
“Javier Solana - unutulmaz bir dönüşüm: İspanya'nın NATO üyeliğine karşı direnişe liderlik ederken ve çok geçmeden NATO Genel Sekreteri oldu. Bu olayda merak uyandırıyor, çünkü söz konusu kişi gazeteci ve milletvekili olarak biliniyor.”
AP'nin görev süresi boyunca yapılanların bilançosu
Sekizinci Dönemde 401 dosya kabul edilirken bu dönemde 370 mevzuat dosyası kapatıldı. 216 adet güncel mevzuat dosyası ise sözüm ona tamamlanmamış dosya kategorisinde kalmaktadır.
BNR’den gazeteci Tanya Milusheva “Bunlarla ilgili karar bir sonraki Onuncu Avrupa Parlamentosu tarafından alınacak. Bulgaristan milletvekillerinin seçileceği kampanya, 9 Mayıs'ta, yani tam da Avrupa Günü'nde başlıyor” dedi.
Çeviri: Şevkiye Çakırİklim değişikliği küresel bir olay olup dünyanın her köşesinde kendini gösteriyor. Bunun son örneği, İspanya’nın Valencia bölgesini vuran sel felaketi oldu. Avrupa’da son 50 yılın en feci seli olarak değerlendirilen bu doğa afetinde yüzlerce kişi..
Halkı aydınlatanlar, yalnızca şükran ve hayranlık duyulan kişiler değil, tarihimizde milli aidiyet duygumuzu uyandıran en önemli şahsiyetler olarak görürüz. Ancak “halk aydınlatan” kavramının arkasında nasıl bir arketip duruyor ve neden Halk..
Moldova'nın AB üyeliğine ilişkin, ülke Anayasası’na yazılacak stratejik bir hedef olan referandumun sonuçları, her ne kadar Avrupa şüphecilerine “kıl payı” yaklaşsa da, ülkenin Avrupa yanlısı bakış açısını güçlendirdi. Ancak..
ABD Başkanı Joe Biden 'ın, Ukrayna'nın ABD'nin tedarik ettiği silahlarla Rusya topraklarının derinliklerine saldırmasına izin verme..