Doğa severler, çevreciler ve sivil toplum örgütleri temsilcileri, turizm şirketleriyle beraber Bulgaristan’da turizmin gelişmesine yönelik ortak memorandum hazırladılar. Şimdi deniz sahili, dağ turizmi ve kültürel miras turizmine vurgu yapılacak.
Doğa ve çevre olmadan turizm de olmaz, diyen çevreciler, kültürel turizmi ve turistik atraksiyonlara da ağırlık veriyor. Bulgar Turizm Odası Başkanı Stoyan Lazarov şunalrı söyledi:“Bu turizmi koruma denemesidir. Doğamızı, çevremizi, kültürel mirasımızı korumamız lazım. Turizmde oligarlşi ve siyasi lobileşmeye karşı adımlar atacağız.Bulgar turistik acenteleri Yönetim Kurulu üyesi Dimitır Popov da, sözleşmeyi 15 yıl gecikmiş olarak niteledi.Bulgaristan turizminin gelişimindeki kapsamlı modelin sorunları arasındauzmanlar, yeni otel inşatların ve turistlerin oralara yönlendirilme imkanlarıylabağlantısı olmadığını önesürüyorlar. Denız kıyısındaki Karadere mevkiinde 20 bin yatak kapasiteli bir sitenin inşa edilmesi fikirini Dimitır Popov şöyle yorumluyor:
“Turoperatör açısından şunu söyleyebilirim, bu sitenin gelirsağalayabilmesi için, yatırımcı bir yerden yeterince turist getirmelidir.Diyelim ki, bir turist, ortalama 5 konaklamadan yararlanacak, sitenin yüzde 30oranındaki ortalama doluluğuna ulaşmak için. Bu demek ki, yatırımcı yeni 300bin turist bulmalı, ki bu turistler sırf Karaderede kalacak. Turistler neredenve nasıl gelecek’ şun u da hatırlatayım, charter uçuş gerçekleştiren birşirket, yaz sezonunda 1200-1500 turist taşıyor. Buna benzer yatırım fikirleribir çılgınlıktır.”Bulgaristan büyük bir ülke olmadığı için turizmin hızlı bir şekilde gelişmesiiçin imkanlar sınırlı:
“Hem Bansko, hem de Pamporovo’da bir haftalığına yaya turlarla gelenturistleri ağırlıyorduk. Şimdi otellerinyoğun bir şekilde inşa edilmesinin ardından en fazla 2-3 gecekalıyorlar” diyor Dimitır Popov. Ne dağlarımız, ne de plajlarımızıgenişletebiliyoruz. Pirin hiç bir zaman Alpler olmayacak, çünkü bir günde birucundan diğer ucuna kadar yaya gezilecek bir dağdır! Pirin’in imkanları bukadar!”
Memorandumu imzalayanlar alternatif turizmin gelişimi için büyük imkanlargörüyor. Bunlar arasında kültür, tarih, köy, çevre, SPA, şarap, din, ekstremsporlar vs. turizm şekilleri yer alıyor. Bulgaristan’ın rakip olabileceğisektör işte burası. Bu tür turizm şekilleri, bütün sezonlarda ülkenin heryerinde gerçekleşebilecek türdendir, ki daha yüksek gelir da sağlakamaktadır. Birönemli husus daha- söz konusu gelirler bölgeler arasında eşit bir şekilde paylaştırılmış ve en önemlisi yerli halka kalıyor.
“Söz konusu turizm dallarında, gelen turist parasını, yabancıyatırımcıların otellerinde değil de Bulgaristan’ı gezmeyi trecih ediyor. Birtaraftan daha fazla para harcıyor, diğer taraftan da bu para yerli işletmeleridestekliyor- diyor Bulgar Alternatif Turizm Derneğinden Kiril Kaloyanov.“Zeleni Balkani” yeşiller Derneğinden Toma Belev burada önemli bir ayrıntiyadikkat çekiyor:“Deniz sayfiyelerindeki emlak ticareti, turizm değildir ve turizm ilekarıştırmamalı. Bir plajın belirli kapasitesi var. Diğelim ki, 2000 daire ilekaplıyoruz. Yılda 4’er kişi konaklasa, gerçekten bu turizm değildir. Kazanç yüksek, ancak bir seferlik ve paralar mütahitin cebine gidiyor.
Çeviri: Sevda Dükkanci
“Donald Trump'ın ABD Başkanı seçilmesi, ilk dönemden itibaren en azından elimizdeki açıklamalara ve deneyimlerimize göre savunma ve güvenlik, ekonomi ve politika olmak üzere üç ana boyutta Avrupa siyasetini olumsuz etkileyecektir”- dedi “Atlantik”..
WWF-Bulgaria, "Doğaya Abone Ol" başlıklı yeni kampanyasında yaban hayatına destek çağrısında bulundu. Çevreciler, “Uluslararası Kırmızı Kitap” verilerine dayanarak, Bulgaristan'da büyük bir kısmı omurgasız olmak üzere 60 ila 65 bin arasında..
“Bulgarların anlatılmayan hikayeleri” projesi ülke içinde ve dışında büyük ilgi gördü 18 ülkeden Bulgarlar, yurtdışından 34 Bulgar okulu ve 8 üniversite eğitim görevlisi bu yıl ilki düzenlenen “Bulgarların anlatılmayan hikayeleri” programının..
Dünyanın farklı ülkelerindeki Bulgar topluluklarından soydaşlarımızın, ülkemizdeki memurların "Bulgar olduğunu söylüyorsun, ancak Bulgarca bilmiyorsun”..