İstifa eden hükümet, son günlerinde “Westinghouse” Amerikan şirketi ile “Kozloduy” nükleer elektrik santrali sahasında yeni reaktörün kurulmasına ilişkin sözleşme imzaladı. Ülkedeki çevreciler, buna kesinlikle karşı çıktılar. Bulgaristan Radyosuna demeç veren “Zelenite” (Yeşiller) partisi eşbaşkanı Borislav Sandov, çevrecilerin görüşünü aktardı:

“Bulgaristan’da yeni nükleer güçlere ihtiyaç yoktur, özellikle de dev yatırımlar söz konusu ise. Resmen anılan fiyat beş milyar dolar cıvarındadır. Yani bir kilowatın fiyatı beş bin avronun üzerindedir. Bu fiyat, diğer her enerji kaynağından alınan kilowat fiyatının kat kat üzerindedir” diyor Borislav Sandov.

Bulgaristan’da enerji üretim sistemi merkezi olduğu için nükller elektirk santralimiz ülke geneline elektrik veriyor ve dolayısıyla nakliyat sırasında enerji kaybı büyük oluyor. “Kozloduy” santrali için bu kayıplar yüzde 30’u buluyor. “Yeşiller” partisi, ayrıca Bulgarstan’ın enerjide büyük ölçüde dışa bağlı hale geleceğini de bir çekince olarak öne sürüyor. Çünkü Bulgaristan nükleer enerjiyi geliştirmeye devam ederse santraller de uranyum olmak üzere yakıt da ithal olacak. Ayrıca işlenmiş nükleer yakıtın muhafaza edilmesi konusuna çözüm getirilmiş değil.

Bulgaristan’ın yeşil topluluğu çoktandır yine aynı konu ile alakalı başka bir hususun alarmını veriyor. Biz, büyük bir enerji israfı ortamında yaşıyoruz. Uzmanlara göre eğer daha tasarruflu olmayı öğrenirsek yeni enerji güçlerine ihtiyaç olmayacağı gibi eski enerji güçlerinin bir bölümüne de gerek kalmayacak.

“Bulgaristan Avrupa’da enerjinin en verimsiz şekilde kullanıldığı devletidir, diyor Sandov. Enerji kaynaklarının bol olduğu Rusya bile, sıralamada Bulgaristan’ın gerisinde yer alıyor. Ülke ekonomisinin rekabet gücüne sahip olmasını istiyorsak enerji verimliliğini azami ölçüde pekiştirmek gerekiyor. Çünkü şimdi olduğu gibi enerji fiyatı büyük olunca rekabet yürütmek için tek çare çalışanlara düşük ücret ödemektir. En düşük maaşların ödendiği ülke olmamızın sebebi de budur işte.”

“Yeşiller” partisi temsilcileri, her şeye rağmen yeni üretim güçleri gerekiyorsa yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasını istiyorlar.

“Yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerji, artık kömürle çalışan bazı santrallerin ürettiği enerjiden daha ucuzdur. Yenilenebilir kaynaklar ücretsiz olduğu için bu tür enerjinin fiyatını oluşturan teknolojiler, birkaç yıl içinde kat kat ucuz oldu. Daha 2010 yılında yenilenebilir kaynaktan üretilen enerjinin fiyatı nükleer enerji ile eşleşti. Şimdi ise yenilenebilir kaynaktan enerji üretim tesisi fiyatının nükleer enerjiye göre 4-5 kat düşük olduğunu görüyoruz. ”

Yenilenebilir enerji kaynaklarının bazı diğer avantajları da vardır. Ücretsiz kaynaklar etrafımızda her yerde vardır. Ayrıca küçük üretim güçleri, her tüketicinin yakınında kurulabilmektedir. Yani bu tür enerji, tüketim olduğu her yerde yapılabilmektedir. Böylece nakil maliyeti büyük ölçüde düşüyor ve kayıp olmuyor. Yenilenebilir kaynaklar ayrı ayrı hanelere de bağımsız olma imkanını sunuyorlar. Bunun en basit ve en yangın yolu, çatılarda kurulan güneş panelleridir.

“Yapılan yatırım 6 ila 8 yıl arasında değişen dönemde daha ucuz elektrik tüketildiği için geri geliyor, diyor Borislav Sandov. Dahası da çok yakında gündüz çatının ısınmasından elde edilen enerjiyi 24 saat boyunca tüketebileceğiz. Bunu haneye daha iyi pil almak yolu ile veya elektrikle çalışan arabamızı şarj etmek yolu ile yapabileceğiz, diyor “Yeşiller” partisi eşbaşkanı Borislav Sandov.

Çeviri: Tanya Blagova