Bu antoloji kitabıyla, bugüne kadar hiç bilinmeyen ve incelenmemiş olan, travmatik deneyimleri yansıtan; sınırlar arası, milletlerarası, totalitarizm karşıtı edebiyatın örnekleri, Bulgar okuyucusunun dikkatine sunulmaktadır. Antolojiye dâhil edilen şiir, öykü, anı, belgesel ve anonim özellikteki edebi metinlerin çok azı daha önce Bulgarca olarak yayımlanmıştır. Kitaba giren eserler; Bulgaristan Halk Cumhuriyetinde yaşayan Müslüman toplulukların, zorunlu asimilasyonu uygulayan Komünist rejime karşı yürüttükleri mücadeleyi farklı bakış açılarıyla yansıtmaktadır. Alaycı bir şekilde “Soya Dönüş Süreci” olarak adlandırılan zorunlu isim değiştirme uygulamaları, Bulgaristan ve Bulgar halkı tarafından değil; Jivkov’un Komünist rejimi ve baskıların uygulayıcısı olan Devlet İstihbaratı tarafından gerçekleştirilmiştir.
Bu yayın bir bilim kadını ve tecrübeli çevirmen olarak yeteneklerini ortaya koyan Prof. Dr. Zeynep Zafer’in iki yıllık özverili araştırmaları sonucunda mümkün olmuştur. Çevirilerin çoğu ve yazarlarla ilgili kısa bilgiler Prof. Dr. Zeynep Zafer’e aittir. Proje fikrini veren Doç. Dr. Vihren Çernokojev de Bulgarca yayımlanan metinlerin seçiminde yer alarak, çevirilerin redaksiyonunu gerçekleştirmiştir. Bu ortak çalışma sonucunda, onlarca yıldır kasıtlı bir şekilde gizlenen ancak Müslüman toplulukların edebi ve belgesel özellikteki metinlerinde muhafaza edilen utanç verici “Soya Dönüş Süreci” ile ilgili toplumsal hafıza ve bilinç örneklerinin gün ışığına çıkması mümkün olmuştur. Antoloji kitabında yer alan eserler, yüksek sesle ve açık bir şekilde Bulgaristan Halk Cumhuriyeti’ndeki Komünist rejimin işlediği suçlara ilişkin kendi gerçeklerini dile getirmektedir. XX. Yüzyılın 70’li – 80’li yıllarında Pomaklara, Romanlara ve Türklere yönelik gerçekleştirilen zorunlu asimilasyon, insanın maneviyatına, insanlık değerlerinin esaslarına karşı işlenen bir suçtur.
En özeli olan ismi olmazsa insan nedir ki?
Prof. Dr. Zeynep Zafer 1 Kasım 2014
Doç. Dr. Vihren Çernokojev
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..