Yılın başından bu yana ülke ekonomisi yüzde 2 kadar büyüme kaydediyor. Piyasa Ekonomisi Enstitüsü uzmanı Desislava Nikolova, büyümenin iç tüketime bağlı olduğunu öne sürdü. Ekonomik kalkınma, Avrupa Birliği projeleri kapsamında yapılan hızlandırılmış ödemelerden kaynaklanıyor. Yine yılın başından bu yana çalışma piyasasında izlenen toparlanma eğilimi de sevindiricidir.

“Çalışma piyasasındaki toparlanma tüketimin artışına yol açan hususlardan biridir, çünkü insanların ellerinde artık daha fazla maddi kaynak vardır” diyor Desislava Nikolova ve şunu da ekliyor: “Tüketimi artıran diğer bir etken de deflasyon olmaktadır. Bir bütün olarak bakıldığında Bulgar ekonomisinin diğer Avrupa ekonomilerine göre nispeten iyi geliştiğini söylemek mümkün. Krizden önceki dönemde izlenen yüzde 5-6’lık ekonomik büyüme tempolarını görmek isterdik, fakat ekonomik konjonktür ve sınırlı dış talep Bulgaristan’ın bu tür büyüme tempolarını yakalaması açısından engel oluşturuyor. Ülke içi problemler de büyümenin önünü kesiyorlar. Krizden önceki dönemde Bulgaristan’da ciddi bir yatırım akışı varken şu anda bu yatırımlar ülke ekonomisi açısından esas etken olmaktan çıktı. Yatırımların yerine Avrupa Birliği kaynakları geçti ve 2013’te ve özellikle de 2014’te ve 2015’in başında yoğun kaynak kullanımı ve önceki program döneminden proje ödemelerinin yapılması izlenmektedir” diyor Desislava Nikolova ve Avrupa Birliği kaynakları ile ilgili duyduğu endişelerden birinin yılın sonu ve önümüzdeki yılın başında bu konuda belirli bir yavaşlamanın yaşanacağına ilişkin olduğunu da ekliyor, çünkü şu an itibari ile operasyonel programların tümü onaylanmış değildir ve yeni programlar kapsamındaki ödemeler hala başlamış değil veya henüz cüzi miktardadır.

“Bulgaristan ekonomisinde son birkaç yılda ciddi büyüme kaydeden birkaç sektörün olması kayda değerdir. Çoğu hizmetler sektöründedir. En büyük büyümenin izlendiği bilgi teknolojileri İT sektörü, çalışma piyasasında en büyük faktör olmaktadır. Önemli büyüme kaydeden diğer bir sektör de farklı iş hizmetlerinin dış kullanımıdır. Sanayinin birkaç sektöründe de yeni iş yerleri açılmaktadır. Onlardan biri oto parçaları üretimi sektörüdür. Ülkemiz bu sektörde bölgede lider konumuna gelmektedir ve yabancı yatırımların büyük bölümü kriz sonrası bu altsektöre yönelmektedir” diyen Piyasa Ekonomisi Enstitüsü uzmanı, asgari ücret artışının çalışma piyasasını olumsuz yönde etkilemesi tehlikesi var mı sorusu üzerine şunları söyledi:

“Bu tür endişeler çoktandır duyulmaktadır. Bu konuda yapılan bir araştırmadan alınan sonuçlara göre asgari ücrete getirilen zam, özellikle düşük nitelikli işçiler gibi en hassas işçi grubunda olmak üzere istihdamı olumsuz etkiliyor. Şu anda birçok işyeri açılan bazı sektörlerden bahsettim, fakat bu sektörler nitelikli kadroya iş sağlıyor. Şu anda çalışma piyasası eğitim seviyesi düşük olanlara iş sağlamıyor” diyen Desislava Nikolova, ekonominin motorlarından biri olan ihracatın Çin’in ekonomik performans kaybından etkilenip etkilenmeyeceğine dair şunları söyledi:

“Küçük ve açık bir ekonomi olarak Bulgaristan ihracata son derece bağımlı durumdadır. Şu anda Çin ekonomisinde büyümenin yavaşlamasından kaynaklanan büyüme temposu düşüşü riski yüksektir. Son yıllarda Çin, Bulgaristan’dan önemli miktarda mal alan bir ülke durumundadır. Ülkemiz Çin’e en çok hammadde ihracatı yapıyor. Bu arada Çin ekonomisindeki yavaşlamanın ülkemizin ihracatına Avrupa ekonomisine yaptığımız ihracattan dolayı gösterdiği ikincil etkiyi de unutmamak gerekir” şeklinde konuştu ekonomi uzmanı.

Çeviri: Tanya Blagova