Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2025 Tüm hakları saklıdır

İstanbul’da Bulgar Metoh binası müze olacak

БНР Новини
Restorasyondan önce Metoh binası.
Photo: arşiv

Bulgar Uyanış Devrinin en sembolik yapılarından biri İstanbul’da Haliç’te bulunan Bulgar Metoh binasımüze olacak. Bulgar “Sveti Stefan” kilisesi karşısında bulunan tapınak, dikkatleri çekiyor. Sveti Stefan ise, Doğu Ortodoks dünyasının tek demir kilisesi olma özelliğini taşıyor. Kilise ve metoh 19 yüzyıl ortalarında inşa edilmiş. O zamanlarda İstanbul’a önemli oranda Bulgar yaşarmış. Milli Tarih Müzesi Müdürü Prof. Bojidar Dimitrov İstanbul’un Osmanlı İmperatorluğu başkenti dışında, büyük bir tüketim merkeziydi. Bulgar topraklarında üretilen her şeyi İstanbul adeta “yutuyormuş” diyor Dimitrov. Boğaz çevresindeki kent zamanla endüstri merkezi olarak yerini pekiştirir. Dericilik, abacılık, Osmanlı İmperatorluğu askerlerine giyimler orada yapılmaya başlamış.

Снимка“Bulgar camiası zamanla 60 bin kişiye ulaşmış. Onların çoğu şirket sahibi, zanaatçı ve zengin tüccar kişilermiş. Devletin verdiği iş tekliflerini kabul eden kesim olmuşlar. Kırım savaşı ardından kilise- özgürlük savaşları başlar. Bu sıradan bir kilise mücadelesi olmadı, Bulgarların patrikhane ve dini şura savaşı dışında, Ekümenik Patrikhaneden kurtuluş mücadelesi oldu. Bulgar Kilisesi 1393 yılında Yunan Ekümenik Patrikhanesine zorunlu olarak sokuldu. Tırnovgrad’ın 1393’te Osmanlı egemenliğine altına girdiğinde Bulgar kilisesi Ekümen Patriğne bağlandı. Bulgarlar, kilise sınırlarıyla beraber, etnik topraklarının sınırlarını da çizmek ister. Uygun bir günde ve siyasi ortamda onları Bulgaristan’ın politik haritasına çevirmeyi hayal ederler”.

Metoh farklı mesleklerden Bulgarların toplandığı bir merkeze dönüşür. Hem konaklama ve yurt görevi, hem memleketten haber alma, hem yurttaşların, soydaşların bir araya geldiği merkeze dönüşür. Orada 20’den fazla gazete ve dergi yazılır, basılır. Osmanlı İmparatorluğunda ilk Bulgar okulu da orada açılır.

Снимка

“Bina uzun süre terkedilmiş kaldı. Son zamanlarda Bulgar hükümetinden sağlanan mali kaynaklarla tamir edildi. Benim Dış Bulgarlardan Sorumlu Bakan olduğum dönemlerde kaynaklar ayırmayı başardık ve sonuçta beş yılda metohu eski haline uygun restore ettik. Şimdi amacımız onu müzeye çevirmek. Bunu yapacağız. Bu bizim bir borcumuzdur. Orada yaşamış olan Bulgarlara bir manevi borç sayılır. Trakya Bulgarların bir varisi olarak bu beni de mutlu edecektir. Ailem İstanbul yakınlarından bir köyden göç etmiş. Boğaz’da Haliç boyunda bir Bulgar müzesini 24 Mayıs günü, Bulgar ve Slav Alfabesi Gününde açacağımızı umuyorum”. Müzeye, İstanbul’daki Bulgarların yaşantısı ve Bulgar Kilisesi tarihiyle ilgili eserler sergilenecek.


Çeviri: Sevda Dükkancı 




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Felix Kanitz- Bağımsız Bulgaristan’ın haritasını çizen seyyah tarihçi

Bir coğrafya haritası 1877- 1878 Rus- Türk Harbi ardından modern Bulgaristan’ın doğuşuna yardım eder. Avusturya- Macaristan İmparatorluğundan araştırmacı, tarihçi, seyyah Feliks Kanitz (1829 – 1904) 3200 köy ve kasabayı gezen ve onlar..

Güncelleme 03.03.2025 10:25
Sviştov çıkarması.
Ressam: Nikolay Dmitriev-Orenburgska

1877-1878 Rus- Türk Kurtuluş Savaşında hayatını kaybedenlerin anısı 6 nesil tarafından yaşatılıyor

Anıtlar, geçmişte yaşanan önemli olayların anısını canlı tutmaktadır. Çoğu, fedakarlığı, vatanı savunurken hayatını kaybeden kahramanların yattığı toprakları anlatır. Tarihçiler ise, bu tarih parçacıklarını bir araya getirerek zamanın genel tablosunu..

Güncelleme 03.03.2025 09:57

Hoş Geldin Mübarek Ramazan

On bir ayın sultanı mübarek Ramazan ayı yine kapımıza dayandı, bereketiyle geldi. Bu yüzden biz de "Merhaba ey şehr-i Kur'ân! Merhaba ey şehr-i sıyam! Merhaba ey şehr-i kıyam! Merhaba ey şehr-i gufran! Ve Merhaba ey şehr-i insan!" diyerek uzaklardan..

Eklenme 28.02.2025 14:00