Tuna Kiremitçi’nin “Git Kendini Çok Sevdirmeden” başlıklı ilk romanını Bulgar diline çeviren Janet Solomon: “Bu bir gençlik romanıdır. Çok çağdaş ve anlaşılır bir Türkçe ile yazılmıştır. Tarzı çok hoş, dili de akıcı. Özellikle genç kuşağa yönelik olmakla birlikte herkesçe beğeni ile okunacak olan bir kitap.
Romandaki olaylar herkesin başına gelebilir ve herkes karakterlerden birinde kolayca kendini bulabilir” dedi. “Yazarın erkek, ana karakterin ise kadın olduğu oldukça ilginçtir. Kadınların hissiyatı, iç dünyası öyle bir ustalıkla anlatılmış, ki yazanın erkek olduğuna inanmak güç” diyen Janet’e göre Tuna’nın ilk romanı sevmek ve sevilmenin ne kadar güzel bir şey olduğunu hatırlatır.
Bütün söyleşiyi ses dosyasından dinleyebilirsiniz.
Fotoğraflar: Tanya Blagova
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..
On yıllardır Almanya’da yaşayan Emilia Juecker’in sözlerine göre “Bulgarlar dünyayı süslüyor”. Hamburg’ta 30 Kasım’da soydaşlarımızı bir araya getirecek..