Dört gün boyunca kutladığımız, doya doya yaşadığımız, gönlümüze güzellik damlacıkları serpen Kurban Bayramı bizim eve bir kez daha uğradı. Ne mutlu bizlere! Bu güzellikleri biz kere daha yaşatan Yaradan Mevlâmıza şükürler olsun!
Bayram günleri, eski ifadeyle “eyyâm-ı teşrîk”, bizleri olgunlaştıran, kıvama getiren günlerdir. Zaten “teşrîk” Arapçada güneşe et sermek, güneşe çıkmak anlamlarından türemiştir. Derin dondurucuların olmadığı günlerde kesilen kurban etlerinin güneşte kurutularak kalıcı hale getirildiği günlerdir Kurban Bayramı günleri. Oradan mülhem olarak bizim de olgun, dayanıklı, kalıcı ve bereketli hale gelmemizi sağlar bayram günleri. O yüzden bugünlerde kılınan namazlarla, kesilen kurbanlarla, yapılan dua ve zikirlerle, getirilen teşrik tekbirleriyle bizleri bin bir nimetle donatan Rabbimizi yüceltir, tazim ve tekbir ederiz. Bununla da kalmayıp çevremizdeki insanlarla olan ilişkilerimizi güçlendiririz.
“Nerde o eski bayramlar” sözünü hep duyarız. Eskiye özlemi, nostaljik bir yaklaşımı ifade eden bu sözler aynı zamanda iyi ve güzel olanı arayışı ifade eder. Ancak unutulmamalıdır ki, eski bayramları güzel yapanlar eski insanlardı, onlar da birer birer gittiler ebedî yurtlarına. Bizim üzerimize düşen ise dünün bayramlarının güzelliklerini anıp orada kalmayarak bugünün bayramlarını doya doya yaşamak ve güzellik katmaktır. Eski bayramlarda gördüğümüz güzellikleri, görüp yaşadıklarımızı bugüne taşıyıp gençlerimize, bizden sonra geleceklere aktarma görevimizi yerine getirmeliyiz. O zaman bayramlar yine güzel olacak, belki de bizden sonra gelenler bizim bayramlarımız için nerede o eski bayramlar diyecekler.
Muharrem ayını genelde Aşure Günü veya aşure yemeği ile özdeşleştiririz. Oysa Muharrem ayı sadece Aşure değil, Aşure ise sadece bir yemek değil... Mâh-ı Muharrem geldi mi bir taraftan Müslümanlar mâtem havasına girer. Çünkü Muharrem ayı Kerbelâ’da..
Bilindiği üzere Bulgaristan Başmüftülüğü idaresinde bölge müftülükleri, her bölgede yaz günleri Kur’ân kursu düzenlemektedir. Genellikle Temmuz ve Ağustos aylarında düzenlenen ve aslında sadece Kur’ân öğretme kursu olmayıp temel İslâmî bilgileri..
Müslümanın hayatında caminin eşsiz bir yeri vardır. Zira cami, Müslümanları bir araya getirerek ibadet ettikleri kutsal mekândır. Allah’ın adını anmak amacıyla inananlarca inşa edilen camiler, başta Allah’ı zikretme, namaz kılma ve ibadet etme yeri..