Sofya’nın “Büyüyor, ama yaşlanmıyor” sloganı, 90 yıllık başkent kütüphanesi için de tamamen geçerlidir. Bu yıl okur sayısı 50 bine vardı. Yarısı genç insan. 24 Ekim 1928 yılında Başkent Şehir Kütüphanesi’nin doğum günü sayılır. O zamanki Belediye Başkanı Vladimir Vazov’un kararıyla üç bölümden oluşan bir belediye müzesi kuruldu. İçinde bir müze, bir kütüphane ve bir arşiv vardı. Aslında yeni kütüphane boş yere kurulmadı. İlk halk okuma yurdu 1867 yılında açıldı, daha Osmanlı esareti zamanında. Ünlü girişimci ve hayırsever İvan Denkoğlu tarafından desteklendi.
Başkent Kütüphanesinin tarihi hem uzun hem de çok ilginç. Belediye, kütüphane için Sofya Banyosuna yakın “Banski” meydanında harika bir bina inşa eder. Ancak 30 Mart 1944 tarihinde vahşi bombardıman sonucu bina tahrip edilir.
Kütüphane müdürü Yuliya Tsinzova anlattı:
“O sırada Denkoğlu’nun bağışladığı kitaplar da dahil toplam 50 bin kitaptan 40 bini yanıyor. Ondan sonra yine bağışlar sayesinde kütüphane yeniden kurulmaya başlıyor. Yıllar içinde Sofya sakinlerinin kütüphaneye gösterdiği ilgiden, saygı ve sevgiden dolayı minnettarız. Bağışlanan tabloların sayısı 350. Sayısı 13 bin kadar çok değerli eski kitaplar hepsi bağıştır.”
Yıldönümü, Bulgar Ulusal Radyosu’nun bir medya ortaklığında bir çok etkinlikle kutlandı. Bunlardan biri Şehir Bahçesinde açılan fotoğraf sergisi. Sergi açılışında Yuliya Tsinzova şunları anlattı:
“En büyük halk kütüphanesi 90.yıldönümünü kutlayacak. Sofya Kütüphanesinde bir milyonun üzerinde kitap, 50.000'den fazla okuyucu, 450.000 okura verilmiş kitap, yarım milyondan fazla ziyaret. Bütün bunları fotoğraf sergisinde göstereceğiz. Zengin bir tarihi anlatacağız, konferansta ele alacağız. Kütüphanemizde yabancı dilde 250 bin kitap var. Amerikan, Kore, İskandinav okuma köşelerimiz var.Rus merkezi de oluşturduk.”
Başkent Kütüphanesinin 90.yıldönümü dolayısıyla XI. Sofya Sonbahar Şiir Salonu düzenlendi. Kitap illüstrasyonları dalında biennal de örgütlendi. Doğum gününe eşlik edecek etkinlikler arasında en ilgi çekicilerinden biri de "Kitapların Kaderi" sergisidir. İlginç olan, okuyucuların ilgi duyacağını düşündüğümüz bir tarihe sahip kitaplar sunuyoruz. Bunu "Yaratıcılık ve Edebi Mirası Bölümü” Başkanı Anna Anastasova açıkladı. Ve kitapların kaderleri, insan gibi farklı, diye ekledi.Önemli şahsiyetlerden bağış olarak elde edilen veya 1944'teki yangından kurtarılan kitaplar gösterilecek, ayrıca farklı siyasi rejimler tarafından yasaklanan eserler ve dosyalar.(Bunlar "resmi olarak" bulunmayan kütüphane fonlarında ihtiyatlı bir şekilde saklanan kitaplardır).
Kütüphanenin fonlarındaki en eski kitap Mavro Orbini'nin (1601) "Slavların Krallığı" dır. Bu kitap Bulgar Ulusal Uyanışı'nın önemli şahsiyetlerinden biri, dönemin ilk tarihçisi Paisiy Hilendarski’nin kullandığı kaynaklardan biridir.
Kütüphane kağıt üzerinde “klasik” kitap olarak sahip olduğu, dünyanın ve bizim kültürel mirasımızın değerli eserleri ile birlikte, yeni teknolojilerin yolu boyunca hızla gelişmektedir. Müdür Julia Tsinzova, "Kütüphane, belki de ülkede, Sofya'daki kültür kurumları arasında en büyük dijital merkeze sahip" dedi.
Çeviri: Müjgan Baharova
Fotoğraflar: Veneta Pavlova ve Başkent Kütüphanesi
Her bir şehrin, kasabanın, köyün en renkli ve ilgi çekici yerlerinden biri pazarıdır. İster her gün, ister haftanın belirli gününde kurulsun, hususi ya da hususi olmayan mallar alınıp satılsın, pazarlar yüzyıllardır insanlık tarihine ve toplumumuzun..
“Nova” televizyonuna konuşan geçici hükümette Kültür Bakanı Nayden Todorov , Razgrad ve Smolyan’daki tiyatrolarda mali suistimallerin tespit edilmesinin ardından, “ Başka yerlerde de hükümet fonlarını hortumlamaya yönelik planlar olup olmadığını..
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..