Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Banyabaşı camii (Kadı Seyfullah Efendi camii), Sofya.
Photo: arşiv

İnsanın apaçık düşmanı: Şeytan

Şeytanın varlığı insanlık tarihinden öncesine gitmektedir. Kur’ân ve sünnetin ifadesiyle alevli ateşten yaratılan cinlerden biri olan şeytan, insandan önce yaratılmıştır. Allah’ın kullarından biri olarak var edilen şeytan yüksek manevî bir mertebede iken aşırı özgüveni, kibir ve kendini beğenmişliği sebebiyle Allah’a isyan etmiştir. Onun isyanını ortaya çıkaran ise insanın varlığı olmuştur. Bu yüzden insanı kıyamete kadar ayartma ve yoldan çıkartmayı ahdetmiştir. Hikmetinin tezahürü olarak Yüce Allah şeytanın cezasını hemen vermemiş, onu isyanından dolayı rahmetinden ve cennetinden kovmakla yetinerek kıyamete kadar yaşama ve bildiğince hareket etme imkânı sunmuştur. Görünmeyen alemler, yani gaybiyat ile ilgili bu ibretlik bilgileri Kur’ân-ı Kerim farklı farklı surelerinde uzun uzun, bazen de nokta atışlarıyla dikkatlerimize sunmuştur. Meselâ, el-A‘râf suresinin 11-18. ayetlerinde canlandırılan şu tabloya bir göz atalım:

“Andolsun sizi yarattık; sonra size şekil verdik; sonra da meleklere, "Âdem’e secde edin" diye emrettik. İblîs’in dışındakiler secde ettiler. O secde edenler arasında yer almadı.

Allah buyurdu: "Ben sana emretmişken seni secde etmekten alıkoyan nedir?"

(İblîs), "Ben ondan daha üstünüm; çünkü beni ateşten yarattın, onu çamurdan yarattın" dedi.

Allah, "Öyle ise in oradan! Orada büyüklük taslamak senin haddin değildir. Çık! Artık sen aşağılıklardansın!" buyurdu.

İblîs, "Bana insanların yeniden diriltilecekleri güne kadar mühlet ver" dedi.

Allah, "Haydi, sen mühlet verilenlerdensin" buyurdu.

İblîs dedi ki: "Bundan böyle benim sapmama izin vermene karşılık, ant içerim ki, ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım.

Sonra elbette onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından sokulacağım ve sen onların çoklarını şükredenlerden bulmayacaksın."

Allah buyurdu: "Haydi, yerilmiş ve kovulmuş olarak oradan çık! Andolsun ki, onlardan kim sana uyarsa, sizin hepinizi cehenneme dolduracağım!"

Şeytan ve melek birbirine zıt kutuplardır. İnsan ise bunların arasında gidip gelmektedir. Aslında Peygamber Efendimizin bildirdiğine göre, insanın yanında her zaman bir melek ve bir şeytan bulunmaktadır. Melek, insanı iyi düşünce, duygu ve davranışlara yönlendirmeye çalışırken, şeytan da onu kötü düşünce, duygu ve hareketlere sevk etmeye çabalamaktadır.

Bu mücadele insanlık tarihi boyunca devam etmiş, bundan sonra da devam edecektir. Şeytan, insanı her yönden farklı desise ve şeytanlıklarla ayartmaya çalışacaktır. Bu durumda insanın şeytanlaşmaması için gereken ise aklını Kur’ân ve Peygamberimizin gösterdiği doğrultuda kullanarak ve meleklerin sesine kulak vererek şeytanla mücadele etmektir.

Şeytan, insanın apaçık düşmanıdır ve amansız bir düşmandır. Bazen dünyayı süsler, bazen yalan vaatlerde bulunur, bazen kılık kıyafet değiştirir, bazen bir sevdiğimizin ağzından konuşur, bazen bizi ilk bakışta iyiliğe çağırır, velhâsılı her yolu dener. Onun için her yol mübahtır. Ama şunu da bilmeliyiz ki, şeytanın hilesi zayıftır. Bunu açıkça bize bildiren şeytanı da bizi de yaratan Rabbimizdir.

Ayrıca şeytan, Allah’ın ihlâslı, samimî kullarını etkileyemeyeceğini bildirmiştir. Allah Teâlâ ise kendisini unutmayanların şeytanın tuzaklarına düşmeyeceklerini şu ayet-i kerime ile açıkça ifade etmiştir: “Şeytan onları hâkimiyeti altına alıp kendilerine Allah düşüncesini,

Allah’ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki kaybedecek olanlar da şeytanın yandaşlarıdır!”

Peygamber Efendimizden rivayet edilen bir hadis-i şerifte verilen müjde ve yapılan uyarı ise şöyledir: “Şeytan ağzını âdemoğlunun, yani insanın kalbine koyar. İnsan Allah’ı andığı vakit, şeytan oradan uzaklaşır. Allah’ı unuttuğu anda ise oraya yapışıp kalır. İşte insanı ayartıp kaçan (vesvâsi’l-hannâs) budur!”

Onun için insan her dâim Allah’ı anıp zikretmeli, “eûzü billâh” diyerek şeytandan Ona sığınmalı, “min şerri’l-vesvâsi’l-hannâs” diyerek ayartıcı şeytandan en güçlü sığınak olan Cenâb-ı Allah’a sığınmalıdır.




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Varna’da çocuklara Temel İslami Bilgiler yarışması düzenlendi

Varna ilinde 6 ile 17 yaş arasında 26 çocuk Temel İslami Bilgiler konulu yarışmada bilgilerini ölçtü.  Başmüftülüğün Temmuz ve Ağustos aylarında düzenlenen Kuran-ı Kerim kursları sonunda organize edilen bilgi yarışmaları ülke çapında..

Eklenme 27.08.2024 17:56

Cuma öğleden sonra

Atalarımız, “bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp” diyerek önemli bir hakikati dile getirmişler. Zira herkes her şeyi bilmek zorunda olmadığı gibi, bilemez de. Ama sorarak belirli şeyler öğrenilebilir ve bilgi sahibi olunabilir. Yeter ki, insan doğru soruları..

Eklenme 23.08.2024 14:00

Begliktaş Trak tapınağında ilk kapsamlı arkeolojik araştırmaları başlıyor

Primorsko, Bulgaristan’ın Karadeniz kıyısında en sevilen ve en çok ziyaret edilen tatil beldelerinden biridir. Buradaki koylar yazın başından sonbaharın sonlarına kadar güneşlenmek için idealdir. Plajlarındaki ince kum ve denizin sığ olmasından dolayı..

Eklenme 18.08.2024 06:10