Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Dobruca’nın kalbinden gelen gerçek lezzet!

Photo: özel arşiv

1990 yılında kurulan şirket, Silistra’nın Sitovo ile Kaynarca Belediyelerinde ve Payisiyevo köyünde faaliyet yürütüyor. Şirketin sahiplerinden biri 46 yaşındaki Nikolay Hristov, özel olarak Bulgaristan Radyosuna konuştu. Kendisiyle hem şirketin çalışmaları ve ürün çeşitliliği, hem de yurtdışına ihracatı üzerine söyleştik:

Şirketimiz tarım alanında odaklıdır, fidanlık ise faaliyetlerimizin çok küçük bir bölümü oluşturuyor, dedi genç girişimci ve devam etti. Burada ağırlıklı olarak Sert Çekirdekli Meyve Fidanları yetiştiriyoruz. Bizler 400 dka erik bahçesine sahibiz.Yetiştirdiğimiz erik cinsleri son derece güzel ve büyük rağbet görüyor. Bunun yanısıra  pek fazla olmasa da, kayısı bahçemiz de var. Aynı zamanda iki sebze ve meyve işleme tesisimiz, bir sebze ve meyve kurutma tesisimizle birlikte bir de Soğuk Depo Tesisimiz var.


Fidanlıkta yetiştirilen cinslerden hangisi ağır basıyor sorusu üzerine sayın Hristov şu cevabı verdi:

Bizler, birkaç erik cinsi fidanlaırının  yetiştirilmesinde deyim yerindeyse uzmanlaşmış bulunuyoruz. En fazla Stanley Erik Fidanı mevcut, ardından da başka erik cinsleri geliyor. Bölgede Stanley Erik cinsine büyük rağbet olduğu için ona ağırlık verdik. Herangi bir egzotik cinsi fidanlar bizde bulunmuyor. Burada özellikle belirtmek istiyorum, Bulgarcası podlojka olan “anaç” olarak yerli cinsleri tercih ediyoruz. Cünkü sözüm ona “zor” iklim şartları, yani çok soğuk kuşlar, çok kurak geçen yazlar ve bölgede sulama imkanlarının bulunmaması, “anacın” yerli olmasını gerektiriyor.


Geldik en merak ettiğimiz soruya: Şirket, hangi pazarlara satış yapıyor?

Bu soru üzerine genç girişimci Nikolay Hrtistov dedi ki:

Bizler Ruse’den Şumen’e kadar, Dobriç üzerinden Silistra’ya kadar uzanıyoruz, yani tüm Kuzeydoğuyu kaplıyoruz. Kuzeydoğu genelinde müşterilerimiz var ve bu bölgede dolaşırken yol boyunda “İşte bu bizim fidanlardan yetiştirilen bir bahçe, bunda da bizim payımız var”  dediğim çok oluyor. Tek sözle bizim sayemizde meydana gelen bahçeler çok fazla buralarda.

Payisisyevo köyü, Sitovo ve Kaynarca Belediyelerinde sert kabuklu meyve ağaçları yetiştiren şirket, meyvelerin toplanmasının ardından ürünler, mevcut sebze ve meyve işleme tesislerinde işleniyor ve daha sonra da yurtdışına ihraç ediliyor.


Nikolay Hristov devamla: Yurtdışına ihraç ediyoruz. En büyük oranda dışarıya satış yaptığımız ülke Romanya. Geçen yıldan itibaren de İspanya, İngiltere ve Almanya’da da ihraç ediyoruz” dedi ve ekledi:

Genelde bu bölgede yetişen sebze ve meyveleri işliyoruz. Egzotik ve dışardan getirilen sebze ve meyveler işleme tesislerimizde yer almıyor. Aynı şey kuru yemişler için de geçerlidir. Sadece bölgemizde yetişen kuru yemişleri işliyoruz. İhracatımızda en büyük pay, birkaç çeşit kurutulmuş eriklere ait, geçen yıldan itibaren ise yerli cinslerden kurutulmuş kayısı da ürünlerimiz arasında yerini aldı. Bizler yüksek mağliyetinden dolayı Moldova veya Sırp ürünleriyle rekabet edemesek de, şöyle büyük bir önceliğimiz var. Olağanüstü lezzetli ürünlerimiz var ve bu lezzeti yetiştirdiğimiz yerli meyve ve pek fazla olmayan sebze cinslerine ve bölgemize borçluyuz. Onlar zaten daha meyvede çok lezzetli oluyorlar ve daha sonra da işlendikten sonra elde ettiğimiz ürünün lezzetin eşi benzeri olmuyor. Dediğim gibi bunlar erik, kayısı ve kuru yemişlerden başta çeviz geliyor.


Nikolay Hristov, “Bölgemizde mevcut çeviz ağaçlarının yaşı 15’i buldu ve ilk olarak dikilen fidanlar artık meyve vermeye başladı. Yenilerin yanısıra eski çeviz ağaçları da hayli fazla. Bunlar kara yollarının boyunda olduğu gibi orman işletmelerinde de ceviz bahçeleri mevcut. Yani çeviz ağacı çok da, onları toplayacak insan yok. Tüm sorunlar da buradan kaynaklanıyor” diyerek önemli sorunlardan bir tanesine parmak bastı.

Genç iş adamı, ülkemizdeki sebze ve meyve işleme tesislerinin yetersizliğine dikkat çekiyor:

Bulgaristan’da böyle tesisler mevcut, fakat ağırlıklı olarak Güney Bulgaristan’da bulunuyorlar. Kuzeydoğu Bulgaristan’da ise başka böyle tesis yok, sadece kurutma tesisi olarak konuşmuyorum. Ülkemizde tarımın her alanında işleme tesislerine ihtiyacı  duyuluyor- yani tahıl üretimi, sebze ve meyve üretimi. Şu aşamada herkes üretiyor ve satıyor. Bundan dolayı ürünü satmak en ucuza geliyor ve gelirler de düşük oluyor. Ekonomik açıdan katma değerin çok önemli olduğu kanıtlanmıştır.

Nikolay Hristov’un özel olarak Bulgaristan Radyosuna verdiği demeçte konu, tekrar meyve bahçelerine geldi:

400 dka meyve bahçemiz var, yıl boyunca yanımızda 15 kişi çalıştırıyoruz. Yoğun iş sezonunda daha 10 kişiye iş veriyoruz, çünkü bizim birçok faaliyetimiz mekanize ve optimize edilmiştir. Diğer bahçe sahipleri gibi sezon içinde yüzlerce işçiyi  işe alma alışkanlığımız yok, bu bahçelerde olduğu gibi, işleme tesisleri için de geçerli. Bugünkü çalışmalarımızdan bahsedecek olursam, ürettiğimiz kurutulmuş meyvelerin paketleme işlerini yapıyoruz, çünkü zincir mağazalara yapılacak dağıtım kampamyasının arifesindeyiz.


Silistra bölgesinde faaliyet yürüten şirket, Avrupa sübvansiyonlarından yararlanmak amacıyla farklı projeler hazırlıyor ve programlara katılıyor. Örneğin, “Tarım alınında yatırımlar”, “Kırsal Bölgelerin Kalkınması” Programları gibi. Nikolay Hristov’un yorumu şu şekilde oldu “Devamlı projeler hazırlıyoruz, bazıları onaylanıyor, bazıları onaylanmıyor. Fakat, bu da gelişmek için yollardan bir tanesi. Devletin verdiği imkanlardan yararlanmaz isen işlerinin yolunda gitmediğinden dolayı şikayet etme hakkına sahip değilsin” dedi.

Çalışmalarınızda eksik olan nedir, şeklindeki soru üzerine genç girişimci ve yatırımcıdan herkesi şaşırtacak bir cevap aldık:

Yokluğunuz hissetiğimiz şey adalettir. Yargı sisteminin iyi çalışmadığını ve sorumluluk açısından herkese adaletli davranmadığını düşünüyoruz. Çalışan bir kişinin, bürokrasinin yarattığı haksızlıkla baş etmek için hiç bir mekanizmaya sahip değildir. Örneğin elinde küçük bir bavulla dolaşan devlet memuru, dev bir şirketi durdurabilir, onu iflasın eşiğine getirebilir ve buna sadece ve sadece yanlış yazılmış bir idari işlemle yapabilir. Ki bu işlem mahkemeye gittiği zaman, birinci, ikinci veya üçüncü savunmada mahkeme tarafınca zaten haksız bulunacak. Ama bu tam iki yılınızı alacak. Bu başımıza geldi, bizler şirket olarak bunun acısını çektik. Ama bütün bu sorunlar, hala yargı sisteminin yavaş çalışmalarından dolayı  meydana gelmeye devam ediyor. Bu çok büyük bir problem, sadece bizim değil. Maalesef, bu ulusal bir mesele. Ve benim ağırımı giden de budur. Çünkü başka herşey ile baş edebiliriz.

Fotoğraflar: özel arşiv


Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

IMF, Bulgaristan’da sigorta ve emekli maaşlarının artırılmasını tavsiye etti

Uluslararası Para Fonu ( IMF ), Bulgaristan’ın emeklilik sistemine ilişkin yaptığı analizde, sigorta primlerinin artırılması ve azami sigorta gelirinin kaldırılmasının yanı sıra azami emekli maaşının kaldırılması yoluyla emekli maaşlarının..

Eklenme 02.07.2024 09:22
Georgi Gvozdeykov

Bulgaristan’ın 2 yıl 4 aya kadar 35 yeni treni olacak

Ulaştırma Bakanı Georgi Gvozdeykov , Green Transition Forum 4.0’da yer aldı ve 35 adet elektr ikli tren tedariği yüklenicisinin seçildiğini duyurdu . Gvozdeykov, söz konusu trenlerin Toparlanma ve Sürdürülebilirlik Planı’ndan..

Eklenme 26.06.2024 15:48

Bulgaristan IMD Dünya Rekabetçilik Yıllığı’nda geriledi

İsviçre merkezli Uluslararası Yönetim Geliştirme Enstitüsü (IMD) tarafından yayınlanan Dünya Rekabetçilik Yıllığı’nda yer alan 67 devlet arasında Bulgaristan 58. sıraya geriledi. IMD’nin resmi ortağı olan Demokrasi Araştırmaları Merkezi..

Eklenme 19.06.2024 10:18