Slav Alfabesi ve Bulgar Kültür Bayramı ya da nam-ı diğer Harfler Bayramı’nın kutlandığı 24 Mayıs'ta Plovdiv'de Kiril alfabesine ve dünya kültüründe ve Avrupa Kültür Başkenti programı kapsamındaki özel yerine adanmış ‘Elle Yazalaım!’ sloganı altında bir kampanya başlatıldı. "Plovdiv'in El Yazısı" adlı proje, şehirden yaklaşık 4 bin kişinin katılımı ve ayrıca iki grafik atölyesinin yardımıyla gerçekleşti. Grafikerler kentin kendine özgü el yazısını mercek altına alıp analiz ettikten sonra, onu, Plovdiv'in 2019 Avrupa Kültür Başkenti mirasının bir parçası olarak kalacak eşsiz bir yazı stiline dönüştürdüler.
‘’Proje fikri Avrupa Kültür Başkenti programına start verilmeden, çok daha önce doğmuştı. Şehirden ilham almak ve bir şekilde de Plovdiv'e özel bir yazı stili oluşturmak istedik. Birçok farklı seçenek denedik. Şehrin mimarisiden, çok yönlü yapısından ilham almaya çalıştık…ancak sonunda vatandaşlara sormanın, onlarla danışmamızın en iyisi olacağına karar verdik- çünkü çok farklı ve olumlular ve şehrin karakterini eksizksiz üzerinde en iyi taşıyan da yine onlar – plovdivliler! Bu yüzden şehir halkının el yazısını toplamaya başladık ve hem bu birbirinden farklı el yazılarına dayanarak, hem de kentin analizini ve psikolojik portresini ortaya koyarak, sadece Plovdiv’e özel bir yazı stili oluşturmaya karar verdik’’ diye paylaşıyor grafik tasarımcısı Pavel Pvlov.
Proje kapsamında Plovdiv halkına el yazısıyla panagramlar (herhangi bir dilin alfabesi içerisindeki tüm harfleri kullanarak kurulan cümle) yazma fırsatı da sunuldu. Plovdivlilere yazdırılan panagram, ‘’Plovdivi seviyorum, elle yazıyorum!’’ cümlesiydi. Toplanan el yazısını analiz etmek için kullanılan yöntemin ise daha önce hiç denenmediğini öğreniyoruz grafiker Pavlov’dan:
‘’Dünya çapında böyle bir şeyin denendiğine dair bir bilgiye ulaşamadık ve dikkatinizi çekerim metodolojiyi tamamen kendimiz geliştirdik. Her bir harfin farklı farklı şekillerde nasıl yazılabileceğini inceleyip geliştirdik. Mesela d harfini 8 farklı biçimde yazabilmek gayet mümkün. Topladığımız tüm yazıları en küçük ayrıntısına kadar inceledik, her bir harfi tek tek mercek altına aldık- eğim, genişlik, kısaca harflerin tüm temel özelliklerini dikkate aldık ve ortaya çok özel sonuçlar çıktı.’’
Pek iyi, el yazısı plovdivlilerin hangi özelliklerini ortaya çıkardı?sorusuna, yetenekli grafikerimiz şöyle cevap veriyor:
‘’Ah, genel olarak Plovdiv halkının en karakteristik özelliği sıcak kanlı olmaları diyebiliriz. Burada, insanların yaklaşık % 63'ü, yumuşak dediğimiz el yazısı stilini kullanıyor. Bu ise, kent halkının sıcak, dünyaya açık insanlar olduğunu gösteriyor bize. Ortaya çıkan bir başka sonuç, buradaki gençler çok daha dik yazı biçimini tercih edereken, yaşça daha büyüklerse eğik yazmayı seviyor. Tüm bunlar şehrimiz adına ortaya koyduğumuz çok ilginç sonuçlar.’’
Aylarca süren yoğun çalışmaların ardından, artık Plovdiv'in kendine özgü bir yazı tipi de oldu. Geçtiğimiz Cuma, 1 Kasım'da kutladığımız Ulusal Halkın Aydınları Günü vesilesiyle, 7 farklı stilde online ve ücretsiz olarak bir internet sitesine yüklendi ve vatandaşın beğenisine sunuldu.
‘’Yazı tipi Plovdiv halkı tarafından kullanılmak üzere tasarlandı. Umarız yarattığımız bu yazı tipini benimserler, fikrimizden mutlu olurlar ve bu yazı biçimini şehirde daha sık görmeye başlarız.
Sunumlar, şehir işaretleri, kartvizitler, markalaşma her şey için ücretsiz olarak herkes tarafından kullanılabilir.
Filibe vatandaşlarının hayal gücünün bizi farklı yönlere yönlendirmesini bekliyoruz.” diye noktalıyor grafiker Pavel Pavlov.
Fotoğraflar:plovdivtypeface.com
Çeviri: Selami Hasan
Halkı aydınlatanlar, yalnızca şükran ve hayranlık duyulan kişiler değil, tarihimizde milli aidiyet duygumuzu uyandıran en önemli şahsiyetler olarak görürüz. Ancak “halk aydınlatan” kavramının arkasında nasıl bir arketip duruyor ve neden Halk..
Moldova'nın AB üyeliğine ilişkin, ülke Anayasası’na yazılacak stratejik bir hedef olan referandumun sonuçları, her ne kadar Avrupa şüphecilerine “kıl payı” yaklaşsa da, ülkenin Avrupa yanlısı bakış açısını güçlendirdi. Ancak..
Sofya’da 28 Kasım 1938’da yayınlanan “Besarabya Bulgarları” gazetesinin tek sayısında “Besarabya Bulgarları, Bulgar halk cüssesinin, Bulgar manevi ve kültürel birliğinin ayrılmaz bir parçasıdır ve böyle kalacaklar, zira aramızdaki bağ güçlüdür”..
33. Bulgar Antarktika Bilim Seferi katılımcıları, farklı ülkelerden bilimadamları ile birlikte bilimsel araştırmalara devam etmek üzere..