Eski Yahudi geleneğine göre Kilise Kutsal Perşembe günü dört önemli hadise kaydeder. Akşam yemeği öncesi Kurtarıcı, havarilerin ayaklarını tevekkülle yıkıyor. Ardından düzenlenen kapalı akşam yemeğinde ekmeği kırıp havarilere dağıtıp onlara şarap içiriyor. Histiyanlıkta ‘Evharisiya’ adıyla bilinen bu Ekmek- Şarap ayini sonrası Hz. İsa Babası’na dua etmek üzere Getsemani Bahçesi’ne ayrılıyor.Orada, 30 gümüş dinar karşılığında Yehuda İşkaryot İsa’yı ele veriyor.
Ortodoks Kilisesi bu günü Büyük bir ayin ile kaydediyor.
Kutsal Perşembe günü güneş doğmadan haşlanmış yumurtalar boyanır, Paskalya çöreği için hamur yoğurulur.
Kadim zamanlarda yumurtalar doğal boyama yoluyla sadece kırmızı boyanıyormuş ki bunlar İsa’nın kanı ve Dirilişi’nin bir sembolü imiş. Halen Paskalya yumurtaları rengarenk boyansalar da Ortodoks geleneğine göre boyanmış ilk yumurta her zaman kırmızı olur. Kutsal Perşembe günü yapılan dini ayinler öncesi Hristiyanlar tam bu kırmızı yumurtayı kiliseye götürür.
Yumurtaların eski zamanlara uzanan boyanma teknolojileri bugüne kadar yaşıyor, Bulgar ustaların sanat yaklaışımı ile hazırladıkları Paskalya yumurtaları güzel ve orijinal tasarım eserlerine dönüşüyor
Çeviri: Neli DimitrovaÖnümüzü aydınlatan hakikat ışığının doğması için zaman zaman fikrilerin çarpışması normal ve gereklidir. Zira insan düşünen bir varlıktır ve doğal olarak düşündüğünü de söyleyecektir. Herkes fikirlerini paylaşınca farklılıklar ortaya çıkacaktır..
İnsanoğlu dünyada birtakım zorluklarla hep sınanmış, sınanmaya da devam edecektir. İnsan hayatının hikmetlerinden birisidir imtihan. Bu hakikate işaret babında Cenâb-ı Allah, çokça okuduğumuz Mülk/Tebareke suresinin 2. ayetinde şöyle buyurmuştur:..
Her ne denli yaşarsa bir kişi, Âkıbet ölmektir onun işi... Böyle özetleyip sonuca bağlıyor şair insanın dünya hayatını. Ve insan, istese de istemese de bu hakikatle bir gün muhakkak yüzleşiyor. Bu büyük hakikatle yüzleşmeyi ve sonrasını şair Yayhya Kemal..