8 Mart Dünya Kadınlar Günü bazıları tarafından kutlanıp bazıları tarafından ise kutlanmasa, bu gün siyaset, ideoloji veya cinsiyet eşitliği mücadelesi ile ilgili görülüp görülmese de bu tarihin kadınlara has füsun ve çelişkiye sahip olması kesindir.
Bu günde radyomuza konuşan Maya Vitkova-Kosev, 8 Mart'ın kendi hayatında önemli bir tarih olmadığını söylüyor.
Yönetmen, yapımcı ve senaryo yazarı olan genç kadın, film yapımcılığı gibi henüz erkeklerin egemen oldukları bir sektörde çalışırken kadınlara has bir meziyet olan her fırsatta yardım eli uzatmaktan da geri kalmıyor.
Kadınlar konusu ile yakından ilgilenen Maya'nın film projelerinin büyük bir bölümü bir kadını anne, kız, eş ve dost yapan ilişkileri ele alıyor. Kadınlar konusunun işlendiği "Viktoria" başlıklı uzun metrajlı debüt filmi, 2014 yılında dünyada en büyük bağımsız sinema festivali "Sundance" festivalinde prömiyeri yapılan ilk Bulgar filmi oldu. Daha sonra ise 70 uluslararası festivale katılarak 10 ödül kazandı.
"Viktoria" filmi söz konusu olunca 2015'te ortaya çıkan "Me too" hareketi, kadın hakları tartışması, hem ücret hem tutum olarak kadınların eşit olmasını ve sinema sektöründe çalıştığım için kadın olan sinemacıların aynı finansmanı alması gibi konuları çok düşündüm. Bulgaristyan'da bu model henüz işlemiyor. Oysa İsveç'te örneğin kadın ve erkek yönetmenlerin projelerine eşit finansman sağlanıyor.
Halin böyle olmasına rağmen Maya Vitkova-Kosev, sinemada yol yürümeye devam ediyor.
"Şu anda senaryo yazarı, yönetmen ve yapımcısı olduğum iki kısa metraj filmi üzerinde çalışıyorum. Artık üç yıldır Fransa, İsveç ve Romanya ile ortak yapım olan "Afrika" başlıklı çok büyük bir proje yürütmekteyim. Bu proje, Cannes festivalinde Doğu Avrupa'dan en iyi senaryo için "Krzysztof Kieslowski" ödülüne değer görüldü. Aynı zamanda yine kadın olan genç bir yönetmen Cristina Spasovska'nın prodüktörlüğünü yapıyorum.
Senaryoların en iyisini hayat yazdığı için genç yönetmen, bu senaryodaki rolünü tüm kalbi ile, zaman ve çaba sarfederek üstleniyor.
2020 yılının başından bu yana Maya, Sofya'da bulunan farklı bakımevleri ve insanlara yönelik ilaç, gıda, malzeme ve elbise gibi ihtiyaçları karşılama kampanyaları düzenlemektedir.
"Her şey kendiliğinden gelişti. Babamın ölüm yıldönümü vesilesi ile onun anısına birşeyler yapmak istedim. Sofya'dak evime yakın huzurevleri var mı diye araştırarak bunama hastası kişilerin yerleştirildiği bir bakımevi bulup yardım etmeye başladım. Oradaki yaşlıların günlük hayatını gerçekten iyi yönde değiştirdiğimizi düşünüyorum. "Zaharna Fabrika" semtinde bulunan kıdemli sanat ve kültür adamlarına destek veriyoruz. Birkaç aşevine yardım sağlıyoruz" diyen Maya diğer hayırsever insanlarla birlikte son bir yılda 100'den çok etkinlik düzenledi.
"İnsanların hayır işlerine seve seve ve bütün kalpleri ile katılmaları sevindiricidir" diyen Maya şunları anlattı:
„ Seattle'den daha evvel tanımadığım bir bağışçımız var. Hibe etmek istediği ürünleri online sipariş ederek bize veya doğrudan ihtiyaç sahiplerine gönderiyor. Bulgaristan Ressamlar Birliği'nin 100 yaşlı üyesine yönelik gıda yardımı etkinliğini destekleyen diğer bir kadın bağışçımız da var. Bir sonraki etkinlik kapsamında onlara resim malzemeleri temin edeceğiz, çünkü bu insanların çoğu aç durmayı, fakat resim yapabilmeyi tercih ediyorlar. Desteğe veya yalnız olmadığını bilmeye muhtaç olanların sayısı bu kadar büyük olunca bazen nereden başlayacağımızı bilmiyoruz.
Genç ve başarılı sinemacının bir büyük prömiyer daha hazırlamaktansa neden bu dönemde gücünü Hayat denen sanata verdiğine hayret ediyorsanız eğer, bu sorunun cevabı dengedir. Maya bu hayatta aldığımız gibi vermemiz de gerektiğine inanıyor.
Çeviri: Tanya Blagova
Fotoğraflar: Viktoria Films, Facebook /Maya Vitkova-Kosev
Plovdiv’te bulunan L’Union Galerisinde çağdaş Bulgar sanatının amblem sanatçılarından biri olan Kolyo Karamfilov’a adanan bir sergi açıldı. 12 Ocak 2014 tarihinde hayata gözlerini yuman ünlü ressam yaşasaydı bu yılın 7 Aralık tarihinde 60 yaşını..
Тraklar’ın ve Romalılar’ın izlerini taşıyan Antik kentte, onun melek yüzünü gördüğünde, sonsuza kadar esareti altında kalır. O, sadık bir hayran ve koruyucudur, kadın ise onun kabına sığmayan sanatçı ruhu için ilham kaynağı ve sığınaktır...
Bükreş'teki Bulgaristan Büyükelçiliği' nde "Bulgarların Anlatılmamış Hikayeleri" Ulusal Programının tanıtımına ilişkin bir forum düzenlendi. Forumda konuşan Büyükelçi Radko Vlaykov , “Bu muhteşem fikrinin başlatılması için artık doğal bir yer yoktu...