Bugün saat 19:30’da, “Bulgaria” konser salonuna Grigor Palikarov’un orkestra şefliğinde Classic FM orkestrası konser sunacak. Konserde solist olarak ise Albena Danailova yer alıyor.
Albena Danailova, “Program çok zengin. Orkestranın teklifi üzerine Bah, Sarasate ve Kraisler’den eserler sergileyeceğim. Konser için hazırladığımız piyesleri “hafif” ve kulağa hoş olarak natımlayabilirim” dedi.
Bu akşamki konser, Avrupa Müzik Festivali kapsamında düzenleniyor.
Albena Danailova, Viyana Filarmonisi’nin “first lady”si olarak biliniyor. Çünkü Albena, 180 yıllık tarihe sahip bu orkestrada ilk kadın konser maestro olarak yer alıyor.
Albena Sofya’da bir müzisyen ailede dünyaya geldi. İlk önce “Lübomir Pipkov” Ulusal Müzik Okulu’nda Neli Jeleva’nın sınıfında, ardından “Panço Vladigerov” Ulusal Müzik Akademisi’nde Prof. Dora İvanova’nın sınıfında keman dersleri alıyor. Eğitim yılları ile ilgili olarak Albena şunları paylaştı:
“Keman çalmaya Bulgaristan’daki diğer yaşıtlarım gibi ben de 4-5 yaşlarımda başladım, ancak müzik yapmanın bana en fazla özgürlük veren şey olduğunu 13-14 yaşlarımdayken anladım. Eğitimime Almanya, Roştok’ta Müzik ve Tiyatro Yüksek Okulu’nda Prof. Petru Munteanu’nın sınıfında devam ettim. Daha sonra Münih’ e geçtim.
Bizim sanatımızla ilgilenen insanlar için en cazip yerlerin Almanya ve Avusturya olduğunu düşünüyorum, çünkü bu iki ülkede klasik müzik için en fazla şey yapılıyor. Bundan önce konser maestro olarak Bayerische Staatsorchester’da yer aldım, daha sonra Viya Filarmonisi’nde de aynı görev için kadro arandığını duydum. İlk defasında yarışmayı durdurdular ve kimseyi almadılar, ancak ikinci defa başvurduğumda kazanacağımı hissediyordum. Neden? Buna cevap vermem zor, ancak bu görevi çok istiyordum ve özgüvenim, kendime inancım vardı. Yarışmayı kazandım, bütün orkestra beni tebrik etti, ardından Viyana’ya taşınmama için iki ay zamanım vardı ve böyle başladım. O gün bugündür bu işime devam ediyorum.”
Albena’ya göre, kadınların bu efsane orkestraya daha yavaş dahil olması Viyanalıların geleneklere sıkı sıkıya bağlı olmalarından kaynaklanıyor.
“Genelde orkestraya kadınların da alınması kararı daha geçen yüzyılın 90’lı yıllarından. Ancak sanırım bu karar çok yavaş hayata geçirilmiş. Orada işler sanki biraz daha yavaş değişiyor. Avusturyalılar “Dünyada kıyamet yaşanırsa, bizim yanımıza gelin, çünkü bizler herhalde bir 30 yıl kadar bunda da gecikeceğiz” diyerek bu durumla dalga geçiyorlar. Günümüzde orkestrada tam olarak kaç kadın var emin değilim, belki sayımız yaklaşık 20. Ki bu sayı bile 10 öncesinde hayal dahi edilemezdi. Meslektaşlarım ile beraber sıkça oda müziği çalıyoruz. Bu bizi formda tutuyor. Yakın zamanda Universität Wien (Viyana Üniversitesi)’de keman dalında profesör oldum, solo kariyerime de devam ediyorum.”
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır. “Programımız zengin ve renkli olmalı ki herkes kendisi için ilginç bir şeyler bulabilsin” -..
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi 115. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu vesileyle 30 Eylül'de Rila,Pirin ve Rodop dağları..
Yurtdışındaki yurttaşlarımız için yazılan eski ve yeni metinlerden oluşan repertuvarı ile Avrupa’daki 17 başarılı gösterinin ardından “Masal posta kutusu” edebiyat formatı Avrupa tunesine daha 11 yer ile devam ediyor. Etkinlikte Aleksandır..