Kemençeci Rosen Genkov, çağdaş halk sanatımızda takdir edilen bir müzisyendir. Sofya'da doğdu, başkente yakın Kokalyane ve Pançarevo köylerinin Şop halk şarkılarını ve oyun havalarını öğrendi. Bu yerel müzik, yaratıcılığının temelini oluşturdu ve ilham kaynağı oldu.
Şiroka Lıka köyündeki Orta Folklor okulunda teorik ve pratik eğitimden geçti, tüm folklor mirası konusunda bilgi edindi, aynı zamanda enstrümanının mükemel bir şekilde teknik inceliklerini öğrendi. Ustalaştı ve önünde yeni ufuklar açıldı. Düzenlemeye yönelik ilk denemelerini yaptı. Rosen Genkov'un profesyonel yolu, "Filip Kutev", "Pirin" topluluklarından, Halk Ordusu Topluluğu'ndan geçti ve onu otuz yıldan fazla bir süredir Bulgar Ulusal Radyosu Halk Müziği Orkestrası'na götürdü.
Bu yıl ünlü müzisyenimiz 60. yaş gününü kutladı. Jubile dolayısıyla her zamanki gibi, müzik hayatındaki heyecan verici anların bilançosunu yaptı:
"Tabii ki aile ortamı çok önemli. Babam folklorda üç önemli unsuru birleştirmişti: şarkı söylerdi, dans ederdi, gelenekleri bilir ve sürdürürdü. Annem de çok güzel şarkı söylerdi, ünlü bir nakışçıydı, halk kıyafetlerini dikerdi. Bunun folklor sevgimde ve sırlarını öğrenmemde büyük rolü oldu. İlk enstrümanım bir davuldu. Piyano da çaldım, solfej çalıştım, akordeon da denedim ama sevmedim.Kemençeyi geç öğrendim. Çok iyi öğretmenlerimizin olduğu Şiroka Lıka'da devam ettim.
Babam “Balkanturist” sisteminde çalıştı ve ben öğrenciyken restoranlarda çaldım.
Rosen Genkov ayrıca yurtdışında bir dizi konsere katıldı. Macaristan'da yaşayan Bulgarlarla yaptığı heyecan verici buluşmaların hatırasını paylaştı:
"Tamburacı Rumen Sirakov’un yönetiminde radyo orkestrasından meslektaşlarımla, eski bahçıvanların torunları olan Macaristan'daki Bulgar topluluğunun devamlı misafirleriydik.Yol yaptık. Kültür merkezleri var, Bulgaristan'ı seviyorlar, folklor toplulukları var ve Bulgar geleneklerini koruyorlar. Bunlar harika deneyimlerdi. Bugünlerde yüksek eğitimli, bilgili, müzik tekniğine sahip yetenekli genç nesil meslektaşların ortaya çıkmasına çok sevindim. Artık onlar için daha kolay - her yerden bilgi alabilirler. Tavsiye vermek istemem. Ancak bir halk müziği sanatçısı için en önemli şeyin, önce kendi bölgesinin üslubuna hakim olmak ve onu korumak olduğuna inanıyorum. Ve ancak ondan sonra diğer folklor alanlarını tanımak ve denemelerini genişltmek iyidir. Geleneğin kökünün kurumaması önemlidir, çünkü folklor bizim tarihimiz ve geleceğimizdir! ”
Türkçesi: Müjgan BaharovaDimitar&Hristo ikilisinin müzik tarzını kökleri Bulgar folklorundan gelen akustik pop olarak tanımlamak mümkün. “Neslomen” (Kırılmayan) adlı yepyeni albümünü tanıtmaya sabırsızlanan Dimitar Atanasov ve Hristo Mladenov, 27 Kasım günü..
Birleşmiş Milletler Teşkilatının inisyatifi ile 1999 yılında 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü ilan edildi. Bu günde hükümetler, uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri, gerçek boyutları ve asıl niteliği sık sık gizli..
De Là Trâp – bu renkli lakap, son bir yılda ülkedeki hip hop kültürü severlerinin de dikkatini çekti. Rap sanatçısının 100 KILA ile birlikte yaptığı “333” projesi, sadece iki ayda video paylaşım ağlarından birinde 1 milyon kez izlendi. Sahnede De..
Dimitar&Hristo ikilisinin müzik tarzını kökleri Bulgar folklorundan gelen akustik pop olarak tanımlamak mümkün. “Neslomen” (Kırılmayan)..