Ses sanatçısı, tiyatro oyuncusu ve şair Hafize Beysim Gün sanat hayatının 55. Yılını Cumartesi günü “Sahnede 55 yıl” etkinliği ile kutlayacak.
Bursa Nilüfer Belediyesinde Tunaboylular ve Deliormanlılar Kültür ve Dayanışma Derneği, ona özel bir kutlama düzenleyecek. “Sahnede 55 yıl” kutlamalarına BNR Türkçe Yayınlar Bölümü de davet edildi. Hafize Beysim’in sanat yolunun bir zamanlar Sofya Radyosu olarak bilinen BNR’den çıktığını unutmuyoruz. “Dünden bugüne radyo” bölümünde “Sizden bize bizden size” programında onunla ilgili özel bir yayın hazırladık.
Hafize Beysim Gün’ün türkü ve şarkılarına yer vereceğimiz, onunla röportajı yayınlayacağımız programı 05 Mart 2022 sabah yayınımızda sunuyoruz.
BNR Türkçe Yayınlar Bölümü’nün sanat yolunda önemli ışık olan Hafize Beysim Gün’e uzun ömürler ve başarılı çalışmalar temenni ediyoruz!
Şevkiye Çakır'ın Hafize Beysim ile röportajını buradan dinleyebilirsiniz.
Hafize Beysim BNR'de 2011'de: "Bulgaristan sevdasını şiirlerimde, türkülerimde, kalbimde taşıyorum" demişti. O söyleşiyi bu linkten dinleyebilirsiniz.“Bursa’mdan sesleniyorum, hey...Gençliğimin Varna...”
Böyle seslendi Bursa’dan, doğup büyüdüğü topraklara, onu sevenlere ses sanatçısı, şair, yazar ve tiyatro sanatçısı Hafize Beysim Gün. Kendisiyle 50 yıla sığamayan Razgrad Estrad Tiyatrosu sahnesinde başlayıp Bulgaristan Radyosu studyosundan geçip Bursa Ahmet Vefik Paşa Devlet Tiyatrosu sahnesine kadar uzanan sanat serüvenini konuştuk.Bugün de konuk sanatçı olarak üstlendiği rolleri anlattı, eskiden Bulgaristan’ın en küçük köylerinden en büyüğüne kadar Razgrad tiyatrosu ile yaptığı turneleri anılarında canlandırdı, yıllar önce Bulgaristan Radyosunun Birinci studyosunda söylediği türkülerinin izini sürdü, rahmetli Osman Aziz ile söylediği “Nadideyim nadidem” türküsünün hikayesini bir kez daha paylaştı.
Anılar birbirini takip ederken Hafize Beysim Gün’ün (Hafize Beysimova) her sözünden memleket kokusu, Bulgaristan sevdası aktı, gitti, sel oldu.
Özellikle Bulgaristan Radyosu dinleyicilerinin gönlünde taht kuran Hafize Beysim Gün ile yaptığımız röportajı şiirleri süsledi, bizler ise programımnız onun türküleriyle süsledik...ve sevilen türküsü programıza başlık ettik:“Evimin önü derin bir kaynak”. Başlık olarak seçtiğimiz türkü aldı başını gitti, ardından “Benim yeleğim gibi yarim sana öreyim”, “Irmak kenarında bir ulu meşe”, “Şu karşıki dağda bir fener yanar”, “Ağlarım inlerim gurbet ellerde...” ve niceleri.
Fotoğraflar: özel arşiv, Sevda Dükkanci
Güllerim kana benzer, Gökyüzü sana benzer, Güzel kızın manisi Kuşlara benzer. “Kısaca” başklıklı iki dilli mani derlemesinin “Aziz Kardeşler Kiril ve Metodiy” Milli Kütuphane'nin “Pismena” klübünün Kasım ayı..
Çocukların ebeveynlerinin bilgisi olmadan kimlik kartlarını alarak onların adına online bahisler yapmaları gibi gittikçe artan endişe verici eğilimlerin izlenmesi, Ulusal Gelir Ajansı NAP ve “Gümrükler” Ajansı tarafından yaz mevsiminde “Ne ste sami”..
Bulgar gülünün mis kokusu ve dünyanın dört bir köşesinden turist çeken çiçek toplama kampanyası, gül yetiştiriciliği işinin hoş tarafı olurken dikenli tarafı da yok değil. Ülkedeki gül yetiştiricileri, “Gülü seven dikenine de katlanır” deyimini..
Dağlarında, ormanlarında, meralarında yetişen bir birbirinden farklı ağaç, çiçek ve şifalı bitkiler sayesinde Avrupa’da en kaliteli..