Sofya Filarmonisi’nin bütün biletleri satılan Viyana Musikvereini’nin ‘Altın Salonu’ndaki konseri üstün bir başarıyla geçti. Haber, milli filarmoni orkestrası ekibinden geldi. Konser programındaki iki Bulgar eseri özellikle büyük ilgi gördü.
Veselin Stoyanov’un grotesk niteliğindeki ‘Bay Ganyo’senfonik süiti Viyana müzikseverleri için gerçek sürprize dönüştü. Bu eserin seçimi tam yerindeydi. Bulgar filarmoni orkestrasının Maestro Nayden Todorov şefliğindeki konseri gerçek bir alkış tufanı yarattı. Konser bitiminde önde gelen müzik yapım şirketlerinden birinin temsilcileri bu müzik yapıtının kaydını Sofya Filarmoni orkestrasının maestro Nayden Todorov’un şefliği altında yapmayı istedi. Salondaki müzikseverler arasında dünyanın elit müzik ajanslarının müdürleri, Sofya Filarmonisi’nin sanat danışmanı İoan Holender, İtalya ve Avusturya’nın Sofya’daki eski Büyükelçileri, BTA Genel Müdürü Kiril Vılçev, Avusturya ve Bulgaristan’dan müzik eleştirmenleri bulunuyordu. Filarmoni Orkestrası’ndan müzisyenlerimizi ayakta uzun zaman alkışlayan salonun coşkusuna cevaben, orkestranın Bulgar müzik hazinesinin en parlak eserlerinden biri olan Petko Staynov’un ‘Trakya’ senfonik süitinden görkemli ‘Rıçenitsa’ bölümünü seslendirmesi salondaki müzikseverleri yine ayağa kaldırdı.
İstanbul'daki Bulgar Eksarhlığı'nın sergi salonu bugünlerde Bulgaristan ve Türkiye'den sekiz sanatçının buluştuğu büyük bir uluslararası sanat stüdyosuna dönüştürüldü. Bulgaristan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nun ve İstanbul'daki..
Ulusal Film Merkezi , yönetmenliğini Kristina Grozeva ve Petar Valchanov ikilisinin üstlendiği "Triumph" filminin Bulgaristan'ın Oscar ödülü için önerisi olduğunu duyurdu. 97. Oscar Ödülleri'nde Bulgaristan’ı temsil edecek film seçimi tamamen..
70'ler in Sofya ’sı neye benziyordu ? Bu sorunun cevabını, ünlü Bulgar fotoğrafçı Panayot Bırnev ’in “Spirka Sofya’70” başlıklı arşiv görüntülerinin yer aldığı fotoğraf sergisi veriyor. 3 Eylül günü “DOT Sofia”..
Yurtdışındaki Bulgar Kültür Enstitüleri'nin başlıca işlevi, Bulgar kültürünün başarılarını tüm çeşitliliğiyle ev sahibi ülkenin izleyicilerine sunmaktır...
Bulgar okuma evi, halkın maneviyatını ve geleneklerini yüzyıllardır koruyan eşsiz bir kurumdur. Razlog kasabasındaki “Razlog -15 Eylül 1909” okuma evi..