Aşkın ve paylaşımın büyülü dünyasına girişidir düğün merasimleri. Her düğün, gelin için çiçeklerle ilişkilendirilir, ancak dünya hayatına giren gençlerin, o özel günde yaşadıklatı coşku sonucu, çoğu zaman davetliler tarafından verilen çiçekler arka planda kalır, solar ve atılır. Yeni evliler için bununla ilgili Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın bir çözüm önerisi var. Kampanyanın hedefi gelinin çiçekler yerine, yeni ormanların dikilebilmesi için kullanılmak üzere bağış toplaması. Bu girişimin parçası olmak isteyen çiftlere, Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın Bulgaristan ekibi tarafından, ihtiyaçları olan her şey sağlanacak ve böylece aşık çiftin ve ailelerin hiç bir şekilde ilave masraf yapmalarına gerek kalmayacaktır.

Doğal Hayatı Koruma Vakfı temsilcisi Elena Gançeva “Bu fikir birkaç yıl önce doğdu ve bize en çok destek verenler çevreye duyarlı yeni evli çiftler oluyor” dedi ve şöyle devam etti:

“Konukların geline getirdiği çiçeklerin büyük bölümü atılıyor ve tüm bu israfı güzel bir şeye dönüştürme yolunu aradık ve bulduk. Gelin ve damada hediye getirildiği zaman çok mutlu oluyoruz ama onların da aldıkları hediyelerin keyfini çıkarmalarını istiyoruz. Ancak çiçeklerle tam olarak böyle olmuyor. Bu nedenle onlara, konuklarının ve arkadaşlarının yardımı ile yeni bir orman oluşturarak, bizimle anlamlı bir şeyler yapabilecekleri bir seçenek sunmaya karar verdik.”

Ülkemizdeki çevrecilerin diğer ülkelerden meslektaşları ile birlikte uyguladığı diğer girişimlerin aksine, bu girişimin tamamen Bulgaristan’a özgü olduğunu belirten Elena Gançeva şunları söyledi:

“Düğüne giderken geline çiçek götürmek bizim geleneklerimizin bir parçası. Bu nedenle bu girişim fikrinin tamamen bize özgü, diğer ülkelerin bizden bilgi ve fikir alabilecekleri bir şey olduğunu söyleyebilirim. Aynı zamanda unutmamalıyız ki, diğer ülkelerde gelenek haline gelmiş başka bir uygulama mevcut. Doğum günü veya herhangi başka bir vesile ile hediye alması gereken bir kişinin, konuklarına ve arkadaşlarına “bana bir şey almak yerine, buraya bağış yapabilirsiniz” şeklinde talebi bulunması son derece normal bir şekilde karşılanmakta.”

Bu nedenle, kampanya esas olarak dünya evine giren çiftlere yönelik olsa da, özel bir günü olan ve çiçekler yerine paraların yeni ormanların kurulması için harcamayı tercih eden herkese açıktır. Kampanyaya büyük ilgi var ve sadece birkaç hafta içinde dünya evine girecek 30’dan fazla çift kayıt yaptırdı. Bu girişimin parçası olmak son derece kolay bir süreç. Bu fikri desteklemek isteyenler Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın internet sitesine girerek talepte bulunabilirler. Elena Gançeva bu adımdan sonra evlenecek olan çiftleri bekleyenleri şöyle anlattı:

“Onlara kolaylık olması adına kendi tasarladığımız bir kutu ve yardım malzemeleri gönderiyoruz. Düğün geçtikten sonra yine bizimle irtibata geçiyorlar ve biz onlara hediye hazırlamış oluyoruz. Az önce dediğim gibi dünya evine giren çiftlere hediyeler verilmeli. Onlara, bize bağışta bulunan her kişiye verdiğimiz gibi, misafirlerine gösterebilecekleri bağış sertifikası veriyoruz. Aynı zamanda her zaman çok fazla beğenilen sembolik pelüş oyuncaklarımızdan, isteğe bağlı olarak panda veya vaşak hediye ediyoruz. Bu yeni kurulan ailelerde uzun zaman hatırlanacak bir şey olacak.”

Yeni evlilerin şu ana kadar, bağışları ile hangi ağaç türlerinin dikileceğine veya tam olarak nereye dikileceğine dair herhangi bir istekleri olmadığını belirten Elena Gançeva devamında şunları söyledi:

“Biz esas olarak, insan faaliyetleri veya bazı doğal afetler sonucu yok olan ormanların olduğu güneybatı Bulgaristan’daki yerlerde, nehir kıyılarında çalışıyoruz. Büyük çaplı bir ağaçlandırma planladık. Meşe palamutları ekildi ve şu anda filizlenmelerini bekliyoruz. Sonbaharda veya ilkbaharın başında ağaçlandırma döneminde yeni evlilere ve genel olarak bizi destekleyen herkese, ağaçlandırmanın nerede yapılacağı hakkında bilgi sunmaktayız, çünkü ağaçlandırılması gereken gerçekten çok fazla yer var.”

Doğal Hayatı Koruma Vakfı çoğunlukla vahşi doğada ağaçlandırma üzerinde çalışıyor ve orada bunun yapılabileceği yöntem net bir şekilde belirlenmiştir. 

Önemli olan, fidanlıktan gidip herhangi bir ağacı alıp dikmek değil, yerine uygun ağaç türlerinin seçilmesi gerekir diye hatırlattı Elena Gançeva ve şöyle devam etti:

“Ağaçlandırma işlemi fidanın toprağa konulması ile başlayıp bitmez. Çok fazla ön çalışma gerektirir. Bir orman için, ağaçlandırmadan sonra en az üç yıl süren bir bakım zamanı var. Örnek vermem gerekirse, özellikle Trakya otobanını kullananlar bunu fark edebilir. Otoyolun yakınında bulunan Stamboliyski kasabası var ve tam girişte, köprünün altında, Meriç Nehri’nin bir kıyısı tam olması gereken şekilde ormanıyla korunmuş. Nehrin diğer kıyısı ise yok edilmişti, ağaçsız kalmıştı ve hatta orada bizim temizlemiş olduğumuz bir çöplük vardı. Tam orasını daha önce benzeri olmayan bir şekilde sekiz ağaç türü ile ağaçlandırdık. Seçilen her bir tür bu bölgeye özgü ve dolayısı ile her birinin büyüme şansı var. Böylece ağaçların canlı bir organizma oluşturmalarını bekliyoruz. Kuraklık olunca suluyoruz, toprağı kazıyoruz ve gereken tüm bakımı yapıyoruz. Şu anda fidanların çevresinde mavi ağalar var, çünkü tavşanlar ve diğer kemirgenler için fidanlar çok cezbedici ve lezzetli oluyorlar.”

İnsanlar yeni ormanların yaratılması için bulundukları bağışların yanı sıra, son yıllarda, kendilerine yakın bulduklarından dolayı, Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın farklı girişimlerine gönüllü olarak katılmak istiyorlar. Ancak şu ana kadar salgından dolayı bunun olması mümkün değildi.

“Umarım sonbaharda daha fazla insanın katılabileceği ve yeni evlilerin özel olarak davet edilebileceği gönüllülük kampanyası düzenleme fırsatımız olur. Artık birbirimizi canlı canlı görme ve tanıma imkanımız olacak” diye sözlerini noktaları Doğal Hayatı Koruma Vakfı temsilcisi Elena Gançeva.

Kaynak: BNR-Şumen Radyosu, Desislava Spiridonova’nın röportajı

Düzenleme ve çeviri: Bedriye Haliz