Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Dryanovo - gidilmesi gerek, alışılmışın dışında bir yer

“Sv. Arhangel Mihail” Dryanovo Manastırı
Photo: destinationdryanovo.com

Dryanovo, en çok bilinen turistik noktalardan biri değil, hatta klişelerin dışında, kalabalıktan uzak, otantik deneyimler arayan insanların zevkine göre bir yer.

Stara Planina Dağında bulunan bu kasaba konfor, huzur arayanların ve her şeyden önce zamanda yolculuğa çıkmak isteyenlerin vazgeçilmez durağıdır. Kasabanın eski kısmında Bulgar Rönesans Devrinden korunmuş evler ve 19. yüzyılın sonlarından kalma çok güzel binalar var.

Kolyo Fiçeto'nun köprüsü

Bulgaristan’daki en sembolik binalardan bazılarını yaratan mimar ve müteahhit Kolyo Fiçeto 1 800 yılında Dryanovo’da dünyaya geldi. Dryanovo, “Kolyo Fiçeto’nun Kasabası” olarak biliniyor. Nedeni ise bir yandan onun eseri olan köprü, diğer yandan da halkın kişisel eşyalarını ve eşsiz mimari eserlerinin maketlerini sergilediği bir müze yapmış olması. Belediye Başkanı Yardımcısı Nikolay Karagözov, Dryanovo’yu ziyaret etmek için daha birçok neden olduğunu söyledi.

“1930 yılında şehrin iklim koşullarından dolayı dağ tatil yeri ilan edildiğini, Covid – 19 salgını sırasında yeniden hatırlatmaya başladık. Solunum sorunları olan veya eski broşürlerde belirtildiği gibi “sinirleri zayıf” olan insanlar bir zamanlar buraya dinlenmeleri ve iyileşmeleri için gönderilirmiş. Kısa ve uzun, keyifli yürüyüşlerin yapılabileceği mükemmel eko-patikalarımız var.”

Yolların çoğu, Bulgaristan’ın en önemli ruhani ve kültürel merkezlerinden biri olan ve 13. yüzyılda kasabanın yakınındaki pitoresk bir kars vadisinde inşa edilmiş Dryanovo Manastırı “Sv. Arhangel Mihail”den başlamakta.

Karagözov bu bölgeyi de şöyle anlattı: "Dryanovo Manastırı bölgesinde, kaya tırmanış yollarının işaretlendiği yüksek dik kayalıklar var. Yaz aylarında orada çok sayıda dağcı var, hatta bir kaya tırmanışı şampiyonası bile düzenleniyor. Manastırdan benzer kayaların bulunduğu Skalsko köyüne giden bir yol var. 

Orada ise tandem yamaç paraşütü uçuşları yapılıyor. Manastırın yukarısındaki kayalarda harika manzara sunan “Aşk Bankı” denilen bir yer var. Tam bu noktaya insanların fotoğraf çekip, özel oluşturduğumuz Facebook sayfasına yüklemeye davet eden bir tabela koyduk.”

Çar lokomotifi

İlginç bir müze köşesiyle tarihin sayfalarını aralıyor ve Dryanovo’da, 1920’de kurulan Bulgaristan’ın ilk vagon fabrikasının bulunduğunu anlıyoruz. Komşu köy Tsareva Livada’daki tren garında ise 1911 yılından kalma, Almanya’da üretilmiş ve 20. yüzyılın 70’lerine kadar çalışan retro lokomotif sergileniyor.

Dryanovo Manastırı’nın yakınında bulunan mağara, Paleolitik Çağda yolculuk imkanı sunuyor. Mağara hakkında Nikolay Karagözov şunları paylaştı:

Baço Kiro mağarası

“Baço Kiro” Mağarasını ziyaret edebilirsiniz. Mağaranın sunduğu kısa ve uzun olarak iki yol da son derece güzel. Uzun yolu şiddetle tavsiye ederim, çünkü mağaranın güzelliğini tamamıyla ortaya koyuyor. Mağara arkeolojik keşiflerlerle ünlendi. 19. yüzyılın sonlarından beri üzerinde çalışmalar yapılıyor ancak yeni teknolojiler ve uluslararası bilim adamlarından oluşan ekip sayesinde, Avrupa’daki ilk homo sapiens’in “Bacho Kiro” Mağrasında yaşadığı tespit edildi. Daha da ilginci, yakın zamana kadar öne sürülen varsayımın aksine, Neandertallerle bir süre bir arada yaşamış olmaları. ”

Dryanovo gün geçtikçe daha fazla turist tarafından ziyaret ediliyor. Kasabanın misafirleri bir yandan mimariden büyüleniyor, diğer yandan ise kendilerini daha güzel ve uyumlu bir dünyaya kaptırdıkları Dryanovo Dağının tadını çıkarıyor.


“Turist ve konaklama sayılarında pandemi öncesi seviyelere ulaşmakla kalmayıp, son bir yılda rekor büyüme kaydettik. İnsanlar yeniden seyahat etmeye başladı ve kendine daha huzurlu, temiz yerler arayanları bölgemiz kendine çekmeyi başarıyor” dedi Belediye Başkanı Yardımcısı Nikolay Karagözov.

Foto: destinationdryanovo.com

Çeviri: Bedriye Haliz




Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Felix Kanitz gravürü: Sütlü Çeşme (Eliya Çeşmesi) Nikopol

Nikopol’da Eliya Çeşmesi aşk dizeleriyle asırların sevgi sözcüklerini fısıldıyor

Nikopol (bir zamanlar Niğbolu) kentini  “Asırların şehri”  olarak adlandırıyorlar. Roma İmperatoru Marc Avrelius döneminde 169. yılında, yani 2. yüzyılda ortaya çıkan kent, 629 yılında Bizans İmperatoru Nikifor 3. Foka tarafından ele geçiriliyor...

Eklenme 25.10.2024 09:15

Pçelarovo köyünde 500 yıllık sarı çam ağacı boy gösteriyor

Doğu Rodoplar’ın büklümlerinde saklı olan Pçelarovo köyünde anlatılan rivayete göre eskiden bölgede bulunan asırlık meşe ormanları ve ceviz ağaçlarının kovuklarında yaban arıları kendilerine yuva yaparmış. Köyün adından da anlaşılacağı üzere..

Eklenme 19.10.2024 08:55

Sevlievo’da Kabak Festivali düzenleniyor

“Kabak diyarı” olarak bilinen Sevlievo’da Sonbahar Panayırı kapsamında düzenlenen Kabak Festivali, “Renkli Kabak Düşleri” adı verilen eğlenceli atölye ile başladı. Belediye Başkanlığı tarafından gelenek üzerine her yıl düzenlenen şenlikler,..

Eklenme 12.10.2024 08:54