Erken genel seçimlere sayılı günler kala, heyecanlı bekleyiş başladı. Avrupa’da savaş ortamında, silah yardımı konusundaki çelişkiler, Ukrayna’ya askeri yardım tartışmaları, devletin jeopolitik geleceği konusunda bazen uçlara varan açıklamalar bağlamında parlamento seçimleri yapılacak.  

Orta halli aileler için kaldırılamayacak yük haline gelen enflasyon devam ederken, bu seçim kampanyası durgun geçti. 

Sosyologlara göre, seçim kampanyasındaki etkinlikler seçmenlerin sadece %4’ünün görüşü üzerine, hem de genelde olumsuz etkiyle tesir yarattı.  

Son günlerde okullara yönelik bomba ihbarları da insanların Pazar günü seçimlere gitmesine mani olabilir ve katılım kararını olumsuz etkileyebilir.  

Bulgairstan’da seçim sandıkları genelde okullarda kuruluyor. “Nasoka” adlı sosyolojik araştırmalar ajansından uzman Elena Darieva BNR’ye durumu şöyle özetledi: 

„Bütün bunlar ise olağanüstü enteresan bir durumda ortaya çıktı. Birinci ve ikinci siyasi güç arasında %1’den düşük bir fark var ve bu da eşit destek anlamına geliyor. Oy vermekte kararlı olan kesimde bile, kime vereceklerine dair kuşkuları olan seçmenlerin sayısı yüksek. Geçen sonbahardaki seçimlere bakacak olursak, seçmenlerin her on kişiden birisi kime oy vereceğini ya seçim gününde, ya da seçimlere bir gün kala karar alıyor”. 

Elena Darieva “gelişi güzel seçmen” olarak adlandırılan ve kararını son anda veren seçmenlerin sayısının arttığına dikkat çekti. Darieva, bunun seçim neticelerine ciddi tesir göstereceğini vurguladı. 

“Market links” kamuoyunu yoklama ajanından Dobromir Jivkov: „Beş defa art arda genel seçim ve seçim kampanyalarından vatandaş yoruldu. Bir bıkkınlık seziliyor” şeklinde konuştu.  

Ona göre insanlar artık siyasi konularla meşgul olmak istemiyor ve politik duyarsızlık hakim oluyor. Hatta tahminlerine göre seçmenlerin %10- 15’i kim oy vereceklerini son günlerde kararlaştıracaklar. Uzmana göre bu kötü ir işaret sayılmaz: 

„Bu insanların yarısına yakını Sofya, Plovdiv gibi büyük şehirlerde yaşayan, orta ve yüksek gelirli insanlardır. Onlar ülkedeki siyaseti ve eğilimleri daha yakından takip ediyor, politik söylemleri dinliyor ve dolayısıyla bu kişilerin siyasi kültürünün daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. Tek sözle onlar seçim sandığına giderken gözü kapalı gitmiyor. 

Doçent Petır Çolakov ise “oy ticaretiyle ilgili hassas konuya” parmak bastı: "Oy ticareti özellikle foto finalle sonuçlandığında çok etkili olacak. Kağıt pusula oylamasında makineli oylamaya kıyasla satın alınmış o olasılığı daha yüksek”. 

Seçim kampanyasında siyasiler Ukrayna savaşını da anahtar konu haline getirdi.
„Ukrayna’da savaş kuşkusuz son bir yılda Bulgar siyasetinde kimin kim olduğunu gösteren bir pusula oldu. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in partilerin kendi görüşünü açık ifade etmeleri yönündeki fikrine katılıyorum. Sanırım partiler bunu son anda beyan edecek” dedi Doç. Çolakov. 

Anlaşılan o ki bütün politikacılar bir hamle ileriye bakıyor ve artık ufuklarında 50. parlamento var.  

Aynı zamanda yorgun vatandaşlar 2 Nisan’da seçim merkezlerine giderken, bu hükümetsizlik kısır döngüsünün bitmesi ve 49. Parlamentonun istikrarlı ve faal olması umuduyla oyunu vermeye hazırlanıyor.  

Seçimler önemli. Demokrasilerde durum böyle!  

Derleyen: Vesela Krısteva 

Röportajlar: BNR “Horizont” 

Çeviri: Sevda Dükkancı