Bulgaristan’da Ortodoks kiliselerde yılda sadece bir defa seslendirilen bir ayin müziği eseri var. Sadece Paskalya Yortusu öncesindeki Kutsal Cuma- /İsa’nın Çarmıha gerildiği günde “Mezar üstü ağıdı” denilen “Sepulchral Lamentation” İsa Ağıdı çalınır.
Bu ayin ilahisinde İsa Peygamber’in çileleri, çarmıha gerilme anıları ve haç ölümü arasındaki hikayeyi anlatır.
Bu dini ayin müziği üç özel ve orijinal melodiden ibaret olup, çok kadim zamanlardan günümüze hiç değişmeden gelmiştir. Bu ayin müziğini ilk besteleyenlerden biri Dobri Hristov (1875-1941) olmak üzere, bu eski eserin üzerine hala kiliselerde dinletilen çok sesli bir koro müziği düzenlemesi yapar.
Bu çok acı ve hüzün verici olay, insanın hayatını bir kez daha gözden geçirme ve değerlerini yorumlama kaynağı olur. 40 dakika süren ağıt, içindeki üç bölümünde İsa’nın çektiği çileler ve ızdırabı konu alıyor, dini uğruna kurban olup, sonra yeniden doğuşunu betimliyor. O yüzden bu şarkılar ağlamaklı ağıt veya övgü olarak değil, ölümün yeniden doğuş üzerindeki zaferi anlatıyor.
“Svetoglas” adlı erkek korosunun sesinden “Nadgrobnoe ridanie” ayin kilise müziğini dinleyeceğiz. Müziğin bestesi Dobri Hristov’a ait. Hristov, ülkemizde Ortodoks müziği için büyük katkıları olan bestecidir.
Bu eserin orijinal el yazsısında metinleri Sofya “Aziz Aleksandır Nevski” Patrik katedralinde bulundu.
Derleyen: Krasimir Martinov
Çeviri: Sevda Dükkancı
Eylül ayında Biz nehrin çocuklarıyız” festivalini düzenleyen bir sivil toplum kuruluşu, Plovdiv belediyesi ile yeniden işbirliği yaparak doğadan ilham alan çocuk resimlerinden oluşan özel bir sergi düzenliyor. Plovdiv sakinleri ve konukları,..
Dokuzuncusu düzenlenen “Metroda Şiir” etkinliği bugün başlayıp 23 Aralık tarihine kadar devam edecek . Sofya’daki Polonya Kültür Enstitüsü’nün girişimiyle düzenlenen etkinlikte, başkentliler ve misafirleri, metro vagonları ve istasyonlarında,..
"Gel, gel, ne olursan ol, yine gel, İster kafir, ister mecusi, İster puta tapan ol, yine gel, Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da, yine gel... Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz biz.....