Her yıl Kasım ayında erkek sağlığı ile ilgili ciddi hastalıklar konusunda farkındalık yaratmak amacıyla tüm dünyada “Movember” başlığı altında etkinlikler düzenlenmektedir. Başta prostat ve testis kanseri gibi erkekleri etkileyen hastalıkların yanı sıra ruh sağlığı ve intiharla mücadele konusunda dikkat çekilmeye çalışılan bu ayda, ürolog Dr. Georgi Georgiev ile yapılan röportajı yeniden dikkatinize sunuyoruz.
Tüm hastalıklar için en iyi ilaç, önleme amaçlı yapılan muayenedir. Ekim ayı küresel olarak kadınlarda meme kanseri farkındalık ayı olarak kaydedilirken, Kasım ayında ise dünyanın birçok noktasında, insanlar bıyık „takarak” erkek sağlığına ve sessiz katil olarak bilinen prostat kanserine dikkat çekmek için düzenlenen Movember kampanyasına odaklanılıyor.
Girişim 2003 yılında Avusturya’nın Melbourne şehrinde, birkaç arkadaşın bakımlı bıyık fikrini canlandırmaya karar vermesi ile kendiliğinden ortaya çıktı. Çok hızlı bir şekilde, tamamen estetik bir erkek girişiminden hayırsever bir girişime dönüştü ve şu anda tüm dünyada, aralarında Bulgaristan’ın da bulunduğu 21’den fazla ülke bu kampanyada yer alıyor. Bulgaristan’da 2011 yılından beri Movember girişimi erkekleri etkileyen sağlık sorunlarına ilişkin farkındalığı artırmak için düzenleniyor. Kampanyanın amacı prostat ve testis kanserinin yanı sıra, ruh sağlığı ve intiharı önlemek için yapılan çalışmalara dikkat çekmek. „Erkek ayı” fikrine canıgönülden destek veren doktorlardan biri, 9 yıldan beri kampanyaya katılarak, ülkemizde bu konuda oldukça muhafazakar olan ve önleme amaçlı muayenelerden korkan erkeklere yardımcı olmaya çalışan ürolog Dr. Georgi Georgiev.
Bulgaristan’da 2016 yılından bu yana prostat kanseri hastalarına ilişkin gerçek bir istatistik bulunmamaktadır. Dr. Georgiev ve ülkemizdeki meslektaşları, her hastanın kontrolü ve kaydının çok daha sıkı yapıldığı Avrupa ve Amerika Üroloji Derneklerinden alınan rakamları kullanmakta. Bulgaristan’da her yıl 1 500’den fazla erkek bu teşhisi duyuyor, ancak uzmana göre bu hastalıktan muzdarip olan hasta sayısı kayıtlı olanlardan çok daha fazla. Şu anda ABD’de yaş ortalaması 66 olan 3 milyon erkek aktif olarak hasta. Dr. Georgiev, „Avrupa’daki istatistik aynı, hatta vaka sayısı daha iyi kontrol edildiğinden dolayı rakamların daha da üzücü olduğundan bahsetmiyorum bile” dedi. Çözüm var ve bu, hastalığın tamamen tedavi edilebileceği, erken bir aşamada teşhis edilmesi için, önleme amaçlı yapılan muayenelerdir.
Dr. Georgiev hastalıkla ilgili şunları söyledi:
„Bulgaristan’da diğer ülkelerde olduğu gibi bu hastalık erkeklerde en sık rastlanan kanser türüdür. İstatistiklere göre, sekiz erkekten birine prostat kanseri teşhisi konuluyor ve tabii bu hastaların çoğu, hastalığı yaşlarının ilerlemesi ile geliştiriyor. Aynı zamanda bu hastalık dünyada akciğer kanserinin ardından ölüm oranı açısından ikinci sırada yer almaktadır. Yıllar geçtikçe daha da genç hastalara bu teşhis konuluyor ve sosyal açıdan önem arz eden bir konuya dönüşüyor, çünkü erkeklerin çoğu aktif çalışma çağında bulunuyor. Ve bu kişiler hastalığın geç bir evresinde geldiklerinde, sonraki hayatları kökten değişmiş oluyor. Prostat kanseri ile ilgili diğer bir sorun ise, hastalığın erken evrelerinde genellikle herhangi bir şikayetin olmaması. İşte bu sebeple üroloji çevrelerinde bu hastalığa sessiz katil diyoruz, çünkü çoğu durumlarda hasta hiçbir şeyden şikayetçi olmaz“ dedi.
Dünya Sağlık Örgütü, önlem amaçlı prostat kanserinin erken teşhisinin yapılabilmesi için 50 yaşından sonra yılda en az bir kez muayene olunmasını tavsiye ediyor. Genetik bir yatkınlık olması halinde ise 45 yaşından sonra yılda en az bir kez muayene olunmalı, çünkü bu durumlarda prostat kanseri teşhisi duyma riski % 50’nin üzerinde oluyor. Dr. Georgi Georgiev, son yıllarda giderek daha fazla genç erkeğin önlem amaçlı muayene olmak için kapısını çaldığından bahsetti ve „ Önlem ve etkili tedavi için en kolay ve en hesaplı yol muayenelerdir” diye kesin konuştu. Doktor aynı zamanda eşleri ve akrabaları için randevu almaya başlayan birçok kadın olduğunu da söyledi.
Uzman, muayenede zorunlu olan tümör belirtecine ek olarak ultrason incelemesi yapıldığını kaydetti. Hastalar için en korkutucu olan rektal muayene ise zorunlu bile değil. Ürolog, „ Erkeklere endişelenmemelerini söylemek istiyorum. Sadece bir kan testi yaptırabilirler ve eğer 0 ila 4 nanogram arasında olması gereken tümör belirteçleri yüksek ise, o zaman uzmana danışmalarını tavsiye ederim” dedi.
Doktora gitmeyi geciktiren faktörler arasına, son iki yılda, Covid-19 salgını nedeni ile doktor ziyareti korkusu da eklendi. Dr. Georgiev, bu korkunun gerekçesiz olduğunu ve uzmana danışılmaması durumunda büyük komplikasyonlara yol açabileceğini belirtti. Ürolog çağdaş tedavi yöntemlerinin son derece etkili olduğunun altını çizdi ve şöyle devam etti:
„Üroloji, tıpta teknolojik olarak çok hızlı gelişen bir daldır. Şu anda prostat kanseri teşhisi için 3D füzyon biyopsisi gibi çok daha modern ekipmanlarımız var. Bu yöntem sayesinde, manyetik rezonans görüntüleme ile birlikte yapıldığında, hastalığın son derece erken bir evresi olan 5 ila 10 mm aralığındaki kanseri yakalayabiliyoruz. Bu, teşhis konulma sürecinde hastalarımıza %100 yardımcı olabileceğimiz büyük bir adımdır“ dedi Dr. Georgi Georgiev.
Çeviri: Bedriye Haliz
Fotoğraflar: BNR13 Şubat Dünya Radyo Günü’nde günümüz dünyasında radyonun önemi konusunda 2017 yılının Mayıs ayında AB’nin “Erasmus” programı kapsamında uygulanan “Europe On Air” projesine katılmak üzere Sofya’ya gelen Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri..
1993 yılından bu yana 11 Şubat Dünya Hastalar Günü olarak kaydedilmektedir . Bugün hastalara, refakatçi ve hasta bakıcılarına dikkat çekerek, empati kurabilmek ve daha iyi bakım sağlanması amaçlanmaktadır. Bu vesileyle böbrek nakli yapılan Ayşe..
2006 yılının Ocak ayından bu yana BNR Şumen Radyosunda çalışan Ayşe Latif “ O dönemde Türkçe program ve haberlerin sunulması fikri vardı. Sesimin radyo için uygun olduğunu ve Türkçe konuşan insanlar aradıklarını söylediler. Ben de bu meydan..