İslam aleminde rahmeti ve bereketi bol "üç ayların" habercisi kabul edilen Regaip Kandili Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gecede idrak edildi. Bu gecede Yüce Allah'ın rahmet, bağış ve yardımlarının dağıtıldığına inanılır.
Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü Yüksek Dini Şura Başkanı Vedat Ahmet Facebook’tan yazdığı mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Bu akşam güneşin batışıyla mübarek üç aylara giriyor ve bu kutlu misafirleri Regâib Gecesi ile karşılıyoruz. Gecemiz ve aylarımız nurlu ve huzurlu olsun!
Bu gelen misafirlerin bereketinden nasiplenmeyi bizlere de lütfeyle!
Bu temennilerle birlikte şairimiz Omurtaglı Mehmed Fikri'nin 1929 yılında bu Regâib Gecesi münasebetiyle yakardığı sözlerle biz de yakarıyoruz:
Yâ İlâhî bu gece, şudur Sen’den dileğim:
Bir halâskâr ulaştır mâderlere; yüreğim
Yandı artık, ölünce gözüm ile göreyim;
Göreyim de Yâ Rabbî, güle güle öleyim!”
İslam dünyası için büyük öneme sahip üç aylardan, recep ayının ilk perşembe gününü cumaya bağlayan gece idrak edilen Regaip Kandili, "rahmet ve bereket gecesi" olarak kabul ediliyor.
Arapça kökenli olan "regaip" kelimesinin Türkçe karşılığı "rağbet edilen" ve "arzulanan" anlamına geliyor. Sözlükte "kendisine rağbet edilen şey, bol ve değerli bağış" anlamına gelene regaip, hadis ve fıkıh literatüründe ise "bol sevap, mükafat, faziletli amel" anlamlarında kullanılıyor.
“Başkentte 90 000 müslüman yaşıyor”
Sofya Böge Müftüsü Beyhan Mehmet BTA’ya verdiği bilgide, Başkentte gayrıresmi verilere göre 90 000 müslüman yaşadığını söyledi. Sofya’da “Banyabaşı” olarak da bilinen “Kadı Seyfullah Efendi” Camiide özel Regaip Kandili programı yapıldı. Beyhan Mehmet: “Bu gecede müslümanlar dua ediyor, Kuran-ı kerim okunuyor, camilerde özel programlar yapılıyor, evlerde de bu gecenin heyecanı paylaşılıyor” dedi.
Sofya Müfütüsü bu kutsal gecede Ukrayna’da, Gazze şeridinde ve dünyanın diğer noktalarında savaşların bitmesi, barışın tesis edilmesi için dua ettiklerini aktardı ve : “Yeryüzünde hiç bir masum ölmesin” çağrısını ilettikelrini söyledi.
İnsanı en güzel bir surette yaratan ve yarattıklarının en şereflisi makamına oturtan Cenâb-ı Allah, onun üstünlük ve zayıflıklarını da bilmektedir. İnsanın üstün vasıflarını korumak, eksik taraflarını tamamlamak ve yanlış yola gitmesninin önünü almak..
İslâm dini yeryüzüne çöken karanlığı yarıp insanlığa muhtaç olduğu aydınlığı göndermediği dönemde dünyaya gelerek melekleri ve insanları sevindiren nurlu yetim Hazreti Muhammed (s.a.s.), önce babadan, sonra da anadan yetim kalınca dedesinin himayesinde..
İslâm dini, her insanı belirli hak ve sorumluluklar taşıyan bir şahsiyet olarak kabul eder. Her şeyin sahibi olan ve Mâlikü’l-mülk ismini taşıyan bütün mülkün mutlak sahibi Cenâb-ı Allah, mahlûktın en şereflisi olarak yarattığı insana mülkü üzerinde..
İnsanı en güzel bir surette yaratan ve yarattıklarının en şereflisi makamına oturtan Cenâb-ı Allah, onun üstünlük ve zayıflıklarını da bilmektedir...