Bu ayın başında Sofya Üniversitesi Jeoloji ve Coğrafya Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kliment Naydenov, Ukrayna'nın Zorya köyündeki Besarabyalı Bulgarları ziyaret etti. Ziyareti esnasında iki dizüstü bilgisayar, Profesör Rumen Penin'in Aynaroz ile ilgili kitaplarını ve Bulgaristan'da coğrafya biliminin kurucusu akademisyen Anastas İşirkov'a ait yayınları bağışta bulundu. Bu, 19 Mart'ta Sofya Üniversitesi'nde resmi tanıtımı yapılan Explorers Club Bulgaria' nın ilk girişimi oldu.
Bulgaristan Radyosuna verdiği röportajda Prof. Naydenov: "Multidisipliner profesyonel topluluğu temsil eden bir araştırmacılar kulübünü oluşturmaya çalışıyoruz. Bu kulüp, bilim araştırmaların, saha araştırmalarının, çevre korumanın ve Dünya’mızı koruyabilecek her şeyin ve tüm alanlarda bilim araştırmaların geliştirilmesine adanmış olmalı" diye belirtti.
Kulübün kurucuları arasında jeoloji, tarih ve kültür alanlarında önde gelen isimler yer alıyor-arkeolog Prof. Nikolay Ovçarov, coğrafyacı ve yazar Doç. Georgi Bırdarov, yazar ve gezgin Severina Markova aynı zamanda gezi tutukunlarıdır.
Kliment Naydenov şöyle devam ediyor: "Bolivya'daki en büyük tuz düzlüğüne ve çevresine bir gezi planlıyoruz. Bu tuz düzlüğünün altında, elektrikli araçlar için lityumun elde edilmeye başlandığı dünyanın en büyük lityum yatağının yattığını dinleyicilerinizle paylaşmak istiyorum.
Ardından Mayıs ayında Cezayir'i ziyaret etmek istiyoruz. Orada yeşil olduğu zamanlardan kalma kaya resimlerinin bulunduğu Sahra çölünün derinliklerine gideceğiz.
Prof. Nikolay Ovçarov'la birlikte UNESCO tarafından korunan bu çöl ve kaya resimleriyle neler olduğunu, şu andaki durumları ve beklentiler hakkında bazı araştırmalar yapacağız."
Bu araştırma gezilerimiz şimdilik katılımcıların kendi imkanlarıyla ve destekçilerin yardımlarıyla finanse edilecek. Prof. Naydenov, seyahat, bilim ve araştırmaları içerecek bu geziler sayesinde gelecekte çok daha fazla insanın dahil olacağı bir sürecin başlaması, gezilerin de dava amaçlı olmasını umduğunu ifade etti. "Her geziden bazı sosyal amaçlar için paralar ayrılacak. Dediğim gibi ilki Ukrayna'daydık ve bunun sonuç verdiğini, insanların mutlu olduğunu gördük.”
Kliment Naydenov: "Çocukların gözlerinde bir ışık gördük, Bulgaristan'da biz aşırı tatmin olduğumuz için bunu hissedemiyoruz ama orada bu çocukların gözlerindeki minnettarlık çok belirgindi" –diyor Prof. Clement Naydenov. Ayrıca Ukrayna’nın havasındaki gerginlik hissini gizleyemiyor. Odessa'ya yaptığı son ziyaretinde insansız hava aracı saldırılarına şahit olmuştu.
"Bulgarca adıyla Zarya köyüne yolculuğumuz, genç askerlerin bulunduğu noktalarından geçmek zorunda kaldığımız için gergin geçti. Köyden hayli etkilendim- 1700 haneli yaklaşık 5 bin Besarabya Bulgarlarından oluşan nüfusu var. Bu insanlar Bulgar ruhunu ve geleneğini koruyorlar. Kendi topraklarından elde ettikleri ürünler, yiyeceklerle bizi çok güzel karşıladılar. Kendimi unutulmuş bir zamanda gibi hissettim. İnsanlar çok samimi ve iyi niyetliydi. Bulgaristan'daki köylerin coğrafyasıyla ilgilenen biri olarak, köyün aktif bir okuma evinin yanı sıra Avrupa, Dünya ve Olimpiyat şampiyonları, 4 yaş grubunda dört futbol takımı, bir güreş takımı olması beni çok şaşırttı. Yerel çiftçilerin tüm bunları desteklediği ve ayrıca köyde ekmeğin herkes için ücretsiz olduğu ortaya çıktı."
Bu etkileyici izlenimler, Bulgar araştırmacının 5 bin Besarabyalı Bulgarın yanına üç çocuğuyla birlikte dönmeye karar vermesine neden oldur.
Prof. Kliment Naydenov "Böylece çocuklarım yurt dışındaki yurttaşlarını da tanıyabilecekler, çünkü bu köklerimize bir dönüştür" – diye sözlerini tamamlıyor.
Foto: BTA, St. Kliment Ohridski Sofya Üniversitesi, özel arşivÇeviri: Ergül Bayraktar
Hristiyanlar’ın İsa’nın Doğumunu kutladıkları Noel yortusunda Hristiyan olan dinleyicilerimize en içten sağlık ve mutluluk, barış ve refah temennilerimizi sunuyoruz!
BKP tarafindan Bulgaristan Türklerine uygulanan baskılar ve isim değiştirme kampanyasına karşı ilk protesto yürüyüşlerinin 40. yılı tamamlanıyor. 24 Aralık 1984 yılında Ardino’nun Mleçino köyünde Gorno ve Dolno Prahovo, Başevo, Tırna ve..
Camdan yapılan Yılbaşı süsleri, el yapımı göz nuru, tek ve eşsiz oldukları için insanın içini ısıtan çocuksu sevinç kaynağıdır . Gümüşümsü ışıltısı ise bizi kışların çetin ve bembeyaz, Noel oyuncaklarının ise kağıt kadar ince camdan işlendiği..