Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Cuma öğleden sonra

Temizlik imandandır

İslâm dini, temizlik konusuna çok önem vermektedir. Maddî ve manevî anlamıyla temizlik üzerine İslâm’ın çokça durmasının esas sebebi, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed (s.a.s.)’in bu konu üzerine İslâm’ın başından itibaren titizlikle durmalarından kaynaklanmaktadır. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’in ilk inen ayetlerinden olan Müddessir suresinin 3 ve 4. ayetlerinde Cenâb-ı Allah, “Elbiseni tertemiz tut, her türlü pislikten uzak dur!” diye emrederek temizliği maddî ve manevî boyutunu dile getirmiştir. İlâhî mesajın, vahyin son muhatabı Peygamber Efendimiz ise bir hadislerinde “Temizlik imandandır” buyurmuş, başka birisinde de “Temizlik imanın yarısıdır” sözleriyle temizliği önemini ifade etmiştir. Ayrıca Rasûlüllah (s.a.s.) her fırsatta pislikten arınma, temizlik çeşitleri, maddî ve manevî temizlik üzerine durarak temizliğin iman olgunluğunun göstergesi olduğunu ortaya koymuştur.

Tarih boyunca Müslümanlar temizliğin müşahhas örneği olan Peygamber Efendimizin, yeme içme, toplu mekânlarda bulunma, elbise ve yaşanan yer, beden, tuvalet, abdest ve gusül vs. ile ilgili en detaylı temizlik şekilleri, yöntemleri ve çeşitlerini ortaya koymuştur. Müslümanlar da bunlara uydukları sürece bu konuda insanlığa örnek olmuşlar, temizlik ve hijyen konusunda dünyaya büyük katkılar sağlamışlardır.


Temizliğin maddî boyutuna değindikten sonra manevî boyutu üzerinde etraflıca duran, maddî ve manevî temizlik arasındaki sıkı bağı dile getiren Bulgaristanlı şair ve yazar rahmetli Mehmed Fikri (1908-1941) bir yazısında şöyle demiştir:

“İnsân, menfur değil, makbul ve mergup olmak ister. Hakk’ın da, Hâlik’ın da mergup ve mahbubu olmak için insanın içi de, dışı da temiz olmak lâzımdır. İçi temiz olmayanın dışı temiz olamaz. Dışı temiz olmayanın içi temiz olduğuna asla kanılamaz... Çünkü; kalp, bir kaba benzer. Her kabın dışına sızan: içindekidir. Bal tenekesinden katran, katran tenekesinden de bal sızmaz…

Boş laf, torbaya girmez. “Kalbim temizdir, paktır!..” Bu, bir davadır. Davacı, davasını ispat etmelidir. Senedsiz, sebetsiz, dava kazanılamaz. Binaen aleyh, “Kalbim temizdir, paktır!” demekle dava halledilmiş ve hak sabit olmuş değildir. Eğer, yalnız kuru bir lafla dava kazanılsa, ben de “Dünya, benimdir!” der ve cihana karşı senetsiz, tapusuz da olsam, madem ki mücerret sözle de hak sabit oluyor, ayak direrdim. Fakat, ispatsız, şahitsiz dava, dinleyen kadı ve mahkeme yok! Kalbinin temizliğini iddia eden, hakikaten kalbinin temiz ve pak olduğunu delilleriyle, şahitleriyle ispat etmelidir. Bu davanın şahitleri: Davacının efâl ve harekâtıdır (eylem ve davranışlarıdır). Efâl ve harekâtı davacının aleyhine mi şehadet ediyor, öyle ise dava suya düştü, davacı yandı demektir!..”

Foto: burdur.diyanet.gov.tr, ntv.com.tr



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Cuma öğleden sonra

Vedat Ahmet bu hafta "Cuma öğleden sonra" programında "Yetimlere Destek Haftasını"   tanıttı, yetimlere verilecek yardımın, yetim çocukların eğitimine desteğin ve İslamiyette muhtaç olana uzatılan yardım elinin önemini dinleyicilere aktardı. Toplumun..

Güncelleme 08.11.2024 18:11

8 Kasım Baş Melek Mikail Günü

En önemli sabit sonbahar Hristiyan bayramlarından biri Baş Melek Mikail ve büyük melekler Cebrail, Rafael (İsrafil) Uriel, Salatiel, Yehudiel ve Varahiel ’e adanan Arhangelovden ( Büyük melekler günü )'dir. Ortodoks geleneğinde karanlık..

Eklenme 08.11.2024 10:53
Kırcali Yeni camii

Cuma öğleden sonra

İslâm dini , insanın Yaradan Rabbi  ile ilişkilerini düzenleyen kurallar bütünüdür. Bu kurallara genellikle ibadet kapsamında değerlendirilmektedir. Ancak İslâm, aynı zamanda Allah’ın kulları arasındaki ilişikleri, yani insan ile insan arasındaki..

Eklenme 01.11.2024 14:05