Günün Programı
Yazı Boyutu
Bulgaristan Ulusal Radyosu © 2024 Tüm hakları saklıdır

Dünya podyumlarından organik ürün ciftliğine

| Güncelleme 05.06.2020 13:49

Valentina Dimitrova ve Kristian Vasilev’in hayatında yok yok – özel tasarım elbiselerin ışıltısı ve fotoğraf makinelerinin flaşları, dünyanın ta öbür ucunda kader belirleyici bir karşılaşma ile alevlenen aşk, yurda yeni dönen idealistlerin hevesi, gerçeklerle yüzleşmenin yarattığı hüsran ve her şeye rağmen iyimser olmanın verdiği gelecek umudu.

Model olmayı hiçbir zaman hayal etmemiş olan iki genç, rastlantı sonucu moda sektöründeki “sima avcıları” ile karşılaşınca dünyanın farklı yerlerinde dergi ve reklam çekimleri, hayatlarının bir parçası oldu. Bu arada ikisi birbirinden habersiz olarak sıradan yaşamlarını sürdürdü – Kristian, Almanya’da üniversite eğitimini sürdürürken hemşire olmayı hayal eden Valentina ABD’de market kasasında çalışmaya devam etti.

2010 yılında Hong Kong’ta karşılaştıklarında birbirine aşık olan iki genç çok geçmeden dünya evine girdi. O sırada New York’ta yaşayan aile, organik ürün çiftliği kurup sağlıklı yiyecekler üretme imkanını düşünmeye başladı. Ailede yaşanan acı bir olay yurda dönmelerini hızlandırınca da çift, Valentina’nın doğduğu Akancievo köyüne yerleşti.

Günümüz itibari ile aile 1,5 dekarlık sera alanı üzerinde mevsim meyve ve sebzeleri yetiştiriyor, 3 dekar açık bahçelere, 6 dekar bağlar ve 40 dekar siez buğday tarlalarına bakıyor.

Sebze tohumlarının büyük bir bölümü ABD’nin Vermont eyaletinden ithal ediliyor. Geri kalanları ise ailede nesilden nesle aktarılan geleneksel Bulgar sebze çeşitleri tohumlarıdır. Ailenin çiftliğinde kimyasal madde kullanılmaz, tamamı ile halk reçeteleri uygulanır – organik gübre bio- humus kullanılır, haşere ile mücadelede ise ısırgan ve birçok ot karışımı uygulanır. Bazı uğraşları boşa gitse de vazgeçmiyorlar, çünkü asıl amaçları menşe ve kalite kaygısı olmadan tüketilecek meyve ve sebzeleri üretmektir.

“Bundan 8 sene önce bana Bulgaristan’a yatırım yapmak ister miyim sorusunu soranın yüzüne gülerdim, diyor Kristian. Ancak gün geldi, tamamen değiştim. Zaten Bulgaristan’la bağım hiçbir zaman kopmamıştı.

Ülkemizde ne yaparsan yap nafile olduğu, en büyük yoksulluk ve yolsuzluğun olduğu ülke olduğumuz yönündeki söylemlerden zamanla fazlası ile rahatsız olmaya başladım, bu iddiaların asılsız olduğunu ispatlamak için elimden geldiği kadar bir şeyler yapmak istedim.

Eşimin benim bu kararımı desteklediğinden dolayı mutluyum. Umarım verdiğimiz örnekten esinlenen bazı kişiler de olur“.

Zamanının büyük bir bölümünü organik ürün çiftliğine veren Valentina ve Kristian, tarım uğraşlarına finansman sağlamak üzere hala zaman zaman modellik yapmak mecburiyetinde.

“AB programlarının Bulgaristan’da iyi yönde değişiklik imkanını sağlayacağını ümit ederdim. Şimdi ne kadar saf olduğumu anladım.

2017’de ürün deposu olarak kullanılacak ve müşterilerimizin oradan yükleme yapabilecekleri bir binanın yapılması için finansman başvurusu sunduk. Geri kalan her şeyi artık kurmuş, çok büyük miktarda para yatırmıştık.

Başvurumuz tabii ki onaylanmadı. Aday eleme prosedürleri ve çıkarılan binlerce engel, insanı canından bezdiriyor. Boşu boşuna sinir, zaman ve para kaybediyoruz.”

Kristian, ayrıca Pazarcik’e bağlı köyde yerli insanların kendilerini pek sıcak karşılamadıklarını, çiftlik fikrine önyargı ile yaklaştıklarını paylaştı. Aile fertleri ve yurt dışından gelen genç gönüllülerden başka ağır beden işleri ile uğraşmak isteyen olmadı köyde.

Günümüzde organik ürün çiftliğinde iki çocuğunu yetiştiren çift, çocuklarına sevgi, temiz hava ve sağlıklı yiyecek olmak üzere her şeyin en iyisini vermekten mutlu.

“Yurt dışındaki tanıdıklarım beni saflık derecesinde iyimser olmakla suçluyorlar. Ben yine de geleceğin iyi olacağına inanıyorum.

Bana bu inancı veren müşterilerimizdir. Çoğu yurt dışından dönen, genç, iyi ve başarılı insanlardır. Arkada kalan uzun ve zor dönemin ardından Bulgaristan’ın geleceği güzel olacak. Bu kaçınılmazdır.

Güzelliklerin bir an önce gerçek olması için insanlara bir tavsiyem var – ümidini yitirmesinler, herkes iyi örnek versin, başkasını beklemeden üzerine düşeni yapsınlar!”

Fotoğraflar: özel arşiv

Çeviri: Tanya Blagova



Последвайте ни и в Google News Showcase, за да научите най-важното от деня!

Kategorideki diğer yazılar

Lyuben Zidarov’un uzun yıllık sanat hayatına ithafen sergi düzenlendi

Bulgaristan Ressamlar Birliği tarafından en çok bilinen ve sevilen çizerlerden biri olan Lyuben Zidarov’un (23.12.1923 – 3.01.2023) doğumu üzerinden geçen 100 yıla ithafen düzenlenen sergide ülkenin farklı yerlerinde bulunan 20’den çok sanat..

Eklenme 10.02.2024 05:15

Oksana ve İvan Jelyapov- Moldova’daki Besarabyalı Bulgarlara yardım eden baba ve kız

Besarabyalı Bulgarlar yurtdışındaki büyük topluluklarımızdan biridir. 1938 yılında çıkan "Bulgar Besarabyası" gazetesinin tek sayısında, Besarabyalı Bulgarları "Bulgar ulusunun, Bulgar manevi ve kültürel topluluğunun bölünmez bir parçasıdır ve bu böyle..

Eklenme 27.01.2024 05:15

"Christo - sanat ve renkler" teşhirinde dünyaca ünlü ressamın kişiliği hakkında az bilinenler gözler önüne seriliyor

Hristo Yavaşev-Christo sergisine yapılan yeni bağış, “Kvadrat 500” adlı Ulusal Galerinin koleksiyonu tamamlıyor. 2012 yılında Vladimir Chimov ve eşi, o dönemde Ulusal Yabancı Sanat Galerisi adını taşıyan galeriye Hristo Yavaşev-Christo'nun Ulusal..

Eklenme 14.01.2024 06:05