İnsan doğduğunda kendisine yakınları bir ad verir. Zamanla insan adıyla tanınır, bununla birlite insan adını ilmek ilmek örer, nam yapar. Adın, insan üzerinde ve karakterinin gelişmesinde de tesirli olduğu birçok ilim adamı tarafından tespit edilmiştir.
İslâm, insanın adına önem vermiştir. Müslümanın, Allah’ın birliğini ifade eden tevhit inancına münasip ve güzel anlamlar taşıyan ada sahip olması gerektiğini son peygamber Hazreti Muhammed hem sözleri hem de uygulamarıyla ortaya koymuştur. Daha yedinci gününde çocuğun ad sahibi olmasını, Abdullah ve Abdurrahman gibi Allah’a izafe edilen isimlerin tercihe lâyık olduklarını ifade eden de o olmuştur.
Müslümanlar, çocuklarının adını koyarken ezanla koyarlar ki, çocuk büyüdükçe istikametini şaşırmasın. Zira kıyamet kopup insanlar yeniden diriltilince yine aynı isimleriyle çağrılacaklarını bildiren de ilâhî mesaja mazhar olmuş Hazreti Muhammed’dir.
Adımızın ne önemi var? Adımız ne olmalı? Hangi adları koymalıyız? Hangi adlar koymaktan uzak durmalıyız? Kötü anlamlı bir adımız varsa, ne yapabiliriz? Çocuklarımıza Muhammed adını verebilir miyiz? gibi sorular gündemimizdedir.
Arkeologlar, Bulgaristan'ın kuzeybatısında Ritsaria (Ratiaria) antik kentindeki Roma hamamının yeraltı altyapısının bir kısmını keşfettiler. Kent, I. yüzyılda bugünkü Archar köyü bölgesinde kurulmuş ve 586 yılında Avarlar tarafından yıkılmıştır...
Allah’ın insanlar için ikramlarından biri berekettir. Bu nimet, O’nun sıfat ve isimlerinin tecellisidir. Zira Kur’ân-ı Kerim’de Yüce Allah kendisini söyle tanıtır: “Ne yücedir o ki mülk onun elinde ve o her şeye kadirdir”. Buradaki yücelik ise “tebârek”..
Beyt-i mâmur istersen ol dil-i rânâyı gör Mescid-i Aksâ dilersen dergeh-i Mevlâ’yı gör Feyz-i esmâ ile kıldı seni Ol âyine çün Gör ne suret gösterir âyine ecillâyı gör Bî-cihet ol her cihetten vech-i Hak ede zuhur Bunca vechin arasında..