"Cuma öğleden sonra" programında Vedat Ahmet Kur’ân-ı Kerim’in en uzun suresi olan Bakara suresinin ilk ayetlerini ele alacak.
“Elif, lâm, mîm” diye bilinen kısmın en önemli özelliği Kur’ân’da hiçbir şüphe olmadığını kesin bir şekilde ifade ediyor olmasıdır. Dolayısyla ondan sonra gelecek ayetlerde insanın kafasında oluşabilecek şüpheleri baştan reddetmektedir. Ayetlerin ikinci özelliği ise Kur’ân’ın müttakiler, takva sahipleri için rehber oluşunu vurgulamalarıdır. Takvanın yolu Kur’ân’ın rehberliğinden geçtiği açıkça ifade edilmiştir. Daha sonraki ayetlerde de müttakilerin, yani Allah katında en üst mertebede bulunan insanların özellikleri sıralanmış ve bunların doğru yolda olan kurtuluşa erecek kimseler olduğu ifade edilmiştir. Bunlar arasında da iman esaslarına güçlü bir inancın olması gerektiği, namaz ve malından Allah yolunda harcamak gibi pratik hayata dönük beden ve mal ile yapılan ibadetlerin önemi belirtilmiştir.
Dolayısıyla Kur’ân aydınlığında sağlam bir inançla Allah’a boyun eğip onun insanlara emrettiği fizikî ve malî ibadetleri yerine getirenler, Allah’ın murat ettiği kalbi mutmain ve huzurlu kişilerdir. Bu ayetler de bunların önemini dile getirerek insanları bu konularda teyakkuzda olmaya davet etmektedir. Bu konular, hayat memat meselesi olduğu için zikredilen ayetler sıkça okunmaktadır.
9 Eylül’de, Bulgaristan tarihinde, temelde kökten farklı bir kamu düzeninden diğerine geçişin 80. yıldönümü kutlanıyor - Bulgaristan Krallığı’nın sonu ve Bulgaristan Halk Cumhuriyeti’nin başlangıcı . 2. Dünya Savaşı’nın ortasında,..
6 Eylül 1885 tarihinde Bulgar Prensliği ve Doğu Rumeli toprakları birleşerek, Bulgaristan tek bir devlet olarak Avrupa haritasındaki yerini alıyor. Sofya “Sv. Kliment Ohridski” Üniversitesinden tarihçi Prof. İvan İlçev..
Cuma öğleden sonra dini konulardaki sohbetimizde Vedat Ahmet ile birliktesiniz. Vedat Ahmet "Gençler ve din" konusunda bize yararlı ve ilginç bilgiler sunacak. Gençlerin ahlak dünyası ve dinin aşıladığı değerleri konuşacak.
Müslüman, her koşulda dininin emir ve yasaklarını göz önünde bulundurarak yaşama arzusundadır, bundan da öte böyle olmakla sorumludur. Bu sebeple..