Bulgaristan’ın Rakovski kasabasında dünyaya gelen Stefan Borgociyski, tüm hayatını İtalya’da geçiriyor. Şu anda Ulusal Santa Cecilia Akademisi‘nde /Accademia Nazionale di Santa Cecilia/ “Klarnet” Bölümünde öğrenci olmasına rağmen, Stefan, Rodop kaba gayda sevdalısı.
Kaba gaydanın manyetik sesini ilk kez Bulgaristan'da değil de, henüz öğrenciyken Roma'da duyan Stefan, 4. sınıfta flüt çalmaya başlıyor ve bu nedenle Bulgaristan’da yaşayan dedesi, farklı enstrümanların fotoğraflarının yer aldığı bir kitap gönderiyor.
Gaydanın fotoğrafından son derece etkilenen genç, İnternette bu müzik aleti hakkında bilgi toplamaya başlıyor.
“Gaydayla ilk tanıştığımda, bilgisayarın başında oturuyordum ve sesini duyunca tüylerim diken diken oldu. Sonra kendi kendime şöyle dedim: "Hayır! Ne pahasına olursa olsun bu enstrümanı çalmayı öğrenmeliyim” diye hatırlıyor Stefan ve şunları ekliyor:
“Gaydayı görünce, ilk görüşte aşktı bu. Ve devamla ilgim arttı. Yaz aylarında Bulgaristan’a geldiğimde Rakovski kasabasında yaşayan gaydacı Nikolay Kabaivanov ile görüştüm, tanıştım! Gayda ustası benim için özel olarak bir gayda yaptı ve bana dersler vermeye başladı.
Tatıl günlerinde dersler Rakovski’de yürütülürken daha sonra buraya Roma’ya dönünce dersler Skype üzerinden devam etti.
Nikolay Kabaivanov’un öürencisi olduğum için çok mutluyum, ki kendisi ülkemizde gelmiş geçmiş en büyük gayda ustalarından biri olan bay Dafo Trendafilov’un öğrencisidir.
Stefan Borgociyski, ülkemizdeki birçok etkinlikte yer aldı. Geçen yıl Rodopların Gela köyünde düzenlenen gayda yarışmasında ikinci yerde kaldı.
Klasik müziğini çok sevdiğini ve bundan dolayı Ulusal Santa Cecilia Akademisi‘nde “Klarnet” Bölümünü seçtiğini söyleyen Stefan, “Burada İtalya'da gayda eğitimi verilmiyor, oysa klasik müzik bana çok şeyler kazandırıyor” dedi.
Ancak gayda onun için büyük bir tutku olmaya devam ediyor.”Gayda, bana benim kökenlerimi hatırlatıyor ve onun sayesinde Bulgaristan ile İtalya’ya bir araya getiriyorum” ifadelerini kullanırken şöyle devam etti:
“Bulgar folkloru olağanüstüdür! Tabii ki, iyi tanıyorum! Gayda çaldığım için Rodop kaba gaydaya has Rodop halk şarkıları çalıyorum.
Bana Bulgaristan’ı hatırlatıyorlar. Hele hele yurtdışında olunca bu müzik çok etkileyici. Beni çok derinden sarsıyor. İtalya’da buna benzer gayda yok, buradaki enstrüman zampogna olarak biliniyor ve bizim kaba gaydamıza pek benzemiyor.
İtalyanlar, ilk defa kaba gayda sesini duyunca çok şaşırıyor. Bana “Bu nasıl bir ses böyle! İnanılmaz! Olağanüstü!” sözleri kullanıyorlar. Hatta bundan bir ay önce bir İtalyan, İnternet üzerinden benimle bağlantıya geçti ve benden ona kaba gayda dersleri vermemei istedi”
Genç müzisyen şimdi müziğe olan sevgisini Roma'daki "Asen ve Ilia Peikovi" Bulgar Pazar okulu öğrencilerine aktarmak istiyor.
Dersler, 2024 yılının başında başlayacak. Röportajın sonunda Stefan Borgociyski “Tabii ki, Bulgar folkoruna ve gaydaya ağırlık vereceğiz” sözlerini kullandı.
Çeviri: Şevkiye Çakır
Foto: özel arşiv, Veneta NikolovaSofya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı “Sredets” Kültür Evi , bu yıl kurulması üzerinden tamamlanan 50 yılı farklı etkinliklerle kutluyor. Bu kutlamalar arasında Sofya “Vasil Arnaudov” Oda Müziği Korosu’nun 25 Nisan’da verdiği konser..
İtalyan Senatosunun “Zuccari” salonunda Avrupa Parlamentosu Bulgaristan vekili İlhan Kyuchyuk’e “Giovanni Malagodi” ödülünün sunulması töreni düzenlendi . “Luigi Einaudi” Vakfı tarafından tesis edilen ödül, ilk defa takdim edilmektedir...
Bulgaristan'dan bahsederken sıkça siyasi, sosyal ve tarihi açıdan "önce" ve "şimdi" arasında bir ayrım çizgisi ortaya çıkar. Ancak ülkemizin ayrışmalar ve dönemler olmaksızın yer aldığı bir yer varsa bu dünya opera tarihidir. Boris Hristov, Nikolay..