İslâm’ın esasında vahiy vardır. Vahiy, Allah’ın kelâmı Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed’in sünneti olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlar İslâm’ın ana gövdesini teşkil eden naslar/kutsal metinlerdir. Bunların yorumlanmasını ve anlaşılmasını sağlayan ise akıldır. O yüzden nakil olarak adlandırılan Kur’ân ve hadisleri belirli ilkelere dayanarak akılla yorumlamak son derece önemlidir. İslâm tarihi içerisinde bunu gerçekleştirmek için İslâm alimleri ana ilkelere dayanarak ikincil yöntemler, çözüm üretici deliller geliştirmişlerdir. Ferî deliller olarak adlandırılan bu yorum yöntemleri ele alınacaktır.
Muharrem ayını genelde Aşure Günü veya aşure yemeği ile özdeşleştiririz. Oysa Muharrem ayı sadece Aşure değil, Aşure ise sadece bir yemek değil... Mâh-ı Muharrem geldi mi bir taraftan Müslümanlar mâtem havasına girer. Çünkü Muharrem ayı Kerbelâ’da..
Bilindiği üzere Bulgaristan Başmüftülüğü idaresinde bölge müftülükleri, her bölgede yaz günleri Kur’ân kursu düzenlemektedir. Genellikle Temmuz ve Ağustos aylarında düzenlenen ve aslında sadece Kur’ân öğretme kursu olmayıp temel İslâmî bilgileri..
Müslümanın hayatında caminin eşsiz bir yeri vardır. Zira cami, Müslümanları bir araya getirerek ibadet ettikleri kutsal mekândır. Allah’ın adını anmak amacıyla inananlarca inşa edilen camiler, başta Allah’ı zikretme, namaz kılma ve ibadet etme yeri..